Hıdırellez, Hızır ile Hz. İlyas’ın yeryüzünde buluşmasını ifade eden bir kavramdır. O, ayrıca yaz mevsimine geçiş amacıyla 6 Mayıs’ta yapılan kutlamanın İslâmi yapıya büründürülmüş biçimi olarak da ön plâna çıkmaktadır. Çünkü Türkler, tarihî süreç içerisinde, “Hıdırellez” adı altında, yazın gelişini kutlama amacıyla çeşitli şenlikler ve panayırlar düzenlemişlerdir. Bu panayırlar ve şenlikler, yeşillik alanlarda ifa edilmiştir/edilmektedir. Zaten kelime olarak, “yeşil, yeşillik, yeşilliği bol olan alan” gibi anlamlara gelen “Hıdır/Hızır”, “yeşil” ve “yeşillik” ile özdeşleştirilmiştir/ özdeşleştirilmektedir. Böylece “Kırkpınar Yağlı Güreşleri” de Hıdırellez kutlamaları içerisinde yer alan ve çeşitli yörelerden pehlivanların katıldığı bir gelenek olarak tarihteki yerini almıştır. Ata sporu olan ve Osmanlı Dönemi’nde iki şehidin anısı ile başlayarak gelenek haline gelen Kırkpınar Yağlı Güreşleri, dinî ritüelleri bakımından diğer spor dallarından ayrılmaktadır. Türk güreşinin en büyük gösterisini teşkil eden Kırkpınar Yağlı Güreşleri, Mevlid-i Şerif ve dualar eşliğinde Cuma Namazından sonra “Allah Allah” nidalarıyla başlamaktadır. Güreşlerde pehlivanlar, “Ateşten Gömlek” olarak değerlendirilen Kıspeti, İslâmî örf ve adetlere uygun biçimde giymektedirler. Kıspeti giyen pehlivan, Kıble’ye dönük olarak “üç İhlas ve Fatiha Sureleri”ni okumaktadır. Kispette, “Allah’a kulluk, Hz. Muhammed’e ümmetlik ve Pirin Hakkı” olarak tasavvur edilen üç düğüm vardır. Zaten Kıbleye dönmeyen ve üç düğümlerin anlamını bilmeyenlerin güreş meydanında olmasının tasvip edilmediği de dile getirilmektedir. Bununla birlikte güreşe hazırlık sürecinde (peşrev) kıbleye doğru yönelme gerçekleşmekte ve pehlivanlar diz çökmüş biçimde, üç defa sağ elini yerden dizine, dudaklarına ve başına götürmektedirler. Bu; Pehlivanın gücü, ustalığı ile kibirlenmemesi ve topraktan gelip toprağa döneceğinin, kendisindeki özelliklerin Allah’ın bir emaneti anlamını ihtiva etmektedir. Ayrıca üç adım geri ve ileri gitmenin de dinî bir yorumu bulunmaktadır. Netice olarak Kırkpınar, Hıdırellez Kültü’nün bir parçası olarak İslamileştirilmiş Türklere has, yöresel bir gelenektir ve dinî ritüelleri ile diğer spor dallarından farklı bir yapı sergilemektedir.
Hıdırellez,
which is a concept that expresses the meeting of Khidr and Elijah on the earth.
It is also on the foreground as a form of celebration on May 6th, in order to
transition to the summer season, as an Islamic structure. In the historical
process, the Turks organized various festivals and fairs in order to celebrate
the coming of summer, under the name of
“Hıdırellez”. These festivals and fairs are performed in the green
areas. “Hidir/Khidr” which is inferred
as a meaning “green, green area, green
area abundant” is identified with “green”
and “green area”. Thus, "Kırkpınar Oil Wrestling"
took place in the history as a tradition which is included in the Hıdırellez
celebrations and participated in various regions by wrestlers. Kırkpınar Oil
Wrestling, which is an ancestor sport and became a tradition starting with the
memory of two martyrs during the Ottoman Period, is separated from other sports
branches in terms of religious rituals. Kırkpınar Oil Wrestling which is
depicted as the most beautiful and eximious of greasy wrestling, begins with
shout “Allah Allah” accompanied with Mevlid-i Sharif and prayers after the
Friday prayer. In wrestling, wrestlers wear Kıspet which is evaluated as “Bed of Nails” according to Islamic
customs and traditions. The wrestler who wears Kıspet reads “Three Ihlas and
Fatiha surahs” towards Kiblah. Kıspet has three knots which are revive in mind
as “Serve Allah, Ummah the Prophet
(Muhammad) and Right of Pir”. It is also stated that wrestlers who do not
return to Kiblah and who do not know the meaning of the three knots are not
allowed to be in the wrestling square. However, in the process of preparing for
the wrestling (peşrev), the wrestlers turn towards Kiblah and the wrestlers are
kneeling, taking their right hand from the ground three times, to the knees, to
their lips and to their heads. It means that the wrestler is not to be arrogant
with his power and mastery, wrestler come from the earth and he will turn to
the earth again and his own characteristics mean a trust of Allah. There is
also a religious interpretation of going three steps back and forth. As a
result, Kırkpınar is a local tradition that belongs to the Turks as part of the
Hıdırellez cult and exhibits a different structure from other sports branches
with its religious rituals.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 21 Şubat 2018 |
Kabul Tarihi | 27 Mayıs 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 4 Sayı: 1 |
Uluslararası Kültürel ve Sosyal Araştırmalar Dergisi