Tunus’ta başlayan baskıcı rejim karşıtı ayaklanmaların Suriye’yi etkilemesi ve ülkede bir iç savaşa dönüşmesi sebebiyle, 2011 yılından itibaren 3.6 milyondan fazla kayıtlı Suriyeli mülteci, can güvenliğinden endişe ederek Türkiye’ye göç etmiştir. Ani ve düzensiz şekilde gerçekleşen bu kitlesel göç hareketi Türkiye’de yaşayan yerel halk ve Suriyeli mülteciler arasındaki ilişkilerin gerilmesine ve toplumda gruplar arası çatışma ortamının oluşmasına neden olmaktadır. Yerel halkın mültecilere yönelik tutumlarının belirtilen gruplar arası ilişkilerde ve mültecilerin topluma uyum sürecindeki başarısında önemli bir rolünün olduğu alanyazınca bilinmektedir. Bu çalışmanın amacı ise Türkiye'de yaşayan Suriyeli mültecilere yönelik olumsuz tutumları saptamak ve etnik ve siyasi kimlikleşme ve olumsuz tutumlar arasındaki ilişkide mültecilere yönelik algılanan tehdit düzeyinin aracı rolünü incelemektir. Çevrimiçi ortamda gerçekleştirilen çalışmaya 18-33 yaş aralığında (Ortyaş = 22.36, S = 3.26), 368’i kadın ve 158’i erkek, lisans düzeyinde eğitim gören 526 üniversite öğrencisi katılmıştır. Yapısal eşitlik model testi bulgularına göre; Türk kimliğiyle özdeşleşmiş ve sağ-kanat siyasi yönelime sahip kişilerin Türkiye'de yaşayan Suriyeli mültecilere yönelik algıladıkları gerçekçi ve sembolik tehditler daha yüksek düzeylerdedir ve bu durumda Suriyeli mültecilere yönelik olumsuz duygulanım ve olumsuz kalıpyargılar güçlenirken, mültecilerle kurulan temasın kalitesi azalmaktadır. Bulguların, mülteci konularında çalışan bilim insanları ve bu konularda sosyal politikalar geliştiren ve uygulayan profesyoneller için faydalı olması beklenmektedir.
mültecilere yönelik olumsuz tutumlar etnik kimlik siyasi kimlik gerçekçi tehdit sembolik tehdit
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politik Psikoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 16 Şubat 2024 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 4 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 4 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 39 Sayı: 93 |