Kerbela
hadisesi, İslam tarihinin en önemli olaylarından biridir. Müslümanların dinî,
siyasi ve sosyal yaşamlarında geniş çaplı ve derin tesirleri olan olay, bu
bağlamda, İslam dünyasında vuku bulan birtakım olayların da kaynağı olmuştur.
Kerbela olayının akisleri ve toplum üzerinde bıraktığı derin izler edebî
eserlere de konu olmuştur. İçinde yaşadıkları toplumun tarihi ve yaşamı en
önemli esin kaynakları olan sanatçılar, bu mühim hadiseyi eserlerinde
işlemişlerdir.
Bu
çerçevede, Müslüman coğrafyalarında yaşayan milletlerin edebiyatlarında Kerbela
vak’ası ile ilgili manzum, mensur, manzum-mensur karışık maktel-i Hüseyin adını
taşıyan müstakil eserler, mersiyeler, manzumeler kaleme alınmış, bu olay, edebî
eserlerin önemli bir mazmunu olmuştur. Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilişi
Çağatay sahasında vücuda getirilen eserlerde de işlenmiştir. Bu eserlerden biri
de makalenin konusunu teşkil eden ve “Maktel-nâme” adını taşıyan manzumedir.
Maktel-nâmenin şairi belli değildir. Manzume, Lund Üniversitesi Gunnar Jarring
koleksiyonunda Prov. 358 numara ile kayıtlı bir risalede bulunmaktadır.
Maktel-nâme bu risalenin 2a-31b varakları arasında yer almaktadır. Şekil
yönünden kusurlarla dolu olan Maktel-nâme, dört manzumeden oluşmaktadır.
Birinci manzume, vezni olmayan ve kimi mısraları eksik 34 dörtlükten oluşan
mütekerrir bir murabbadır. İkinci manzume, kaside nazım şekline benzeyen ve
aruzun Fâilâtün/Fâilâtün/Fâilâtün/Fâilün kalıbını andıran ancak pek çok
kusurlarla dolu 152 beyitten müteşekkil bir mersiyedir. Üçüncü metin, 28
beyitten oluşup kaside nazım şekliyle ve genel itibariyle aruzun
Fâilâtün/Fâilâtün/Fâilâtün/Fâilün kalıbıyla yazılmış bir manzumedir. Dördüncü
metin, muhammes nazım şekliyle ve yine aruzun Fâilâtün/Fâilâtün/Fâilâtün/Fâilün
kalıbıyla yazılmış 12 bentten oluşan bir mersiyedir. Muhammesten sonra ise 71
beyitten oluşan başka bir manzume gelmektedir. Beyitlerde tekrar eden redifler,
bu manzumenin murabbadan sonra gelen kasidenin devamı olduğunu
düşündürmektedir. Maktel-nâmenin biçim bakımından kusurlarla dolu olması
metnin, edebî bilgisi ve donanımı olmayan birisi tarafından sonradan sözlü
gelenekten yazıya geçirildiği hissini uyandırmaktadır.
Kerbela hadisesi Maktel-i Hüseyin Çağatay Sahası Gunnar Jarring
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 3 Eylül 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 12 |