@article{article_122401, title={The Success of Cardiotocography in predicting Perinatal Outcome}, journal={Journal of Clinical and Experimental Investigations}, volume={3}, pages={168–171}, year={2012}, DOI={10.5799/ahinjs.01.2012.02.0137}, author={Kaban, Alpaslan and Cengiz, Hüseyin and Kaban, Işık and Özcan, Alim and Karakaş, Sema}, keywords={Apgar score, blood gas analysis, caesarean section, cardiotocography}, abstract={Amaç: Doğum sırasında fetal koşulları belirlemek; asfiksi ve fetal hipoksideki nörolojik sekellere bağlı fetal ölümleri minimuma indirmek için önemlidir. Bu çalışmanın amacı, perinatal sonuçları öngörüde, fetal kardiyotokografinin başarısını değerlendirmektedir. Gereç ve yöntem: Bu çalışmaya Ekim 2009 ve Şubat 2009 tarihleri arasında Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesinde doğum yapmayı kabul etmiş, 101 term gebe kadın alındı. 36-41 gebelik haftasında ve 18-45 yaşları arasındaki gebeler çalışmaya dahil edildi. 20 dakikalık fetal izlem periyodunda fetal kalp atımlarında en az iki adet; 15 saniye süren ve 15 atımlık artışları olan olgular, reaktif NST (Non-stress test) olarak kabul edildi. Umblikal arter pH fetal asfiksiyi değerlendirmede ‘altın standart\’ olarak kullanıldı. Bulgular: Çalışmaya katılan kadınların ortalama yaşı 27.82 ± 5.29 ve ortalama pariteleri 1.09 ± 0.96 idi. 85 yeni doğanda pH normalken, 13 tanesinde fetal asfiksi görüldü. Bu iki grup arasında göbek kordon kanı (kök hücre kaynağı) pH, pO2, ya da pCO2 da anlamlı değişiklikler gözlenmedi (sırasıyla p = 0.497, p = 0.722, and p = 0.05). Kardiyotokografiye dayalı fetal distres ve normal grup arasında annelik yaşı, parite ya da doğum ağırlığında anlamlı derecede farklılık gözlemlenmedi. Sonuç: Kardiyotografi doğum yönetimi için doğum sırasında önemli bir testtir, ancak perinatal sonuçları öngörmek için yetersizdir. Bu yüzden doğum kişiselleştirmeye dayalı bir şekilde değerlendirilmelidir.}, number={2}, publisher={Aydın ECE}