@article{article_1299846, title={DEVLET GÜNEŞİNİN BATIŞA GEÇİŞİ: MİRZA SÂMİ YORUMUNDA SEMERKANT İŞGALİ}, journal={Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi}, pages={149–162}, year={2023}, DOI={10.53718/gttad.1299846}, author={Toshova, Sharifa}, keywords={Emirate of Bukhara, Samarkand, Russian Empire, Occupation, Emir Muzaffar, Abdulmalik Tora.}, abstract={Orta Asya’nın Rusya İmparatorluğu tarafından işgal edilmesi son derece önemli çelişkili bir konu olarak her zaman tarihçilerin dikkat merkezinde olagelmiştir. Ama ne yazık ki, işgal arifesinde bölgedeki durum, askeri harekatlar detayları sömürgeci generaller ve sömürgecilerin taraftarı tarihçilerce tek taraflı ele alınmıştır. Aynı şekilde Rusya İmparatorluğu orduları tarafından Semerkant’ın işgal edilmesi ayrıntıları da çoğu kaynaklarda objektiflikten uzak yansıtılmıştır. Özellikle, askeri haberlerde dünyaca ünlü cihangir Emir Timur’un başkenti Semerkant’ın savaşsız teslim olduğu ifade edilmiştir. Adaletin sağlanması için mahkemede hem davalı hem davacı tarafların dinlendiği gibi, işgal dönemi tarihinin aydınlatılmasında yerel tarihçilerin eserlerinin de dahil edilmesi tarihi gerçekliğin ortaya çıkarılmasını sağlayacaktır. Dolayısıyla bu makalede uzun yıllar Buhara Emiri Muzafferhan (1860-1885) sarayında münşi olarak görev yapan Mirza Abdulazim Sâmi’nin tarihi eserlerine dayanarak, Semerkant’ın Rus orduları tarafından işgal edilmesi olayları değerlendirilecektir. Zira Rusya-Buhara savaşında olayları gözlemleyen ("vakainigar") göreviyle savaş alanlarında bulunarak, savaş ayrıntılarını birebir kâğıda aktarmış olması açısından da bu tarihçinin verdiği bilgiler son derece büyük önem arz etmektedir. Genel olarak Rusya devletinin XVII. yüzyıldan itibaren düzenlediği sömürgeci seferlerinde – 1654 yılında Ukrayna, daha sonra Kazan ve Sibirya, Kırım ve Kafkasya’nın işgalinde buralı halkların adına onların güya "kendi rızalarıyla" Rusya’ya katılma isteklerini beyan eden sahte belgeler düzenlediği malumdur. Rusya tarafından Türkistan hanlıklarının işgalinde de bu münafık politika kullanılmıştır. Makalede Semerkant şehrinin işgalinde düzenlenen böyle sahte mektuplar konusu da ele alınacaktır. Semerkant şehri düşmana teslim edildikten sonra Emir Muzaffer’in oğlu Abdülmelik Tora önderliğinde şehri geri almak üzere askerî harekât başlatılmıştır. Semerkant’ın alındığı sırada Guzar’da bulunan veliaht şehzade, haberi alınca hemen harekete geçmiştir. Onun komutanları Hisar aşiretleri, Şerabad Kongratları ve Ersarı Türkmenlerine mektup göndererek onları cihada etmeye başlamış, neticede tüm eyaletlerden cihad isteyen insanlar gelip, Guzar’da toplanmıştır. Üç gün içerisinde hızlıca silah yapımına tamamladıktan sonra Abdülmelik Tora ordusuyla Guzar’dan ayrılarak Şehrisabz üzerinden Semerkant’a doğru yürümüştür. Şehrisabz ve Kitab Beyleri de 20 bin kişilik ordu ve cihatçı halkıyla birlikte Abdülmelik’i takip etmiştir. Semerkant’a ulaştıklarında oranın halkı da Tora’ya katılmıştır, nitekim Rus ordusunun Buhara’ya gitmesinin ardından orada da savaş hazırlıkları başlatılmış bulunuyordu. Birleşik güçler, Semerkant’ta kalan az sayılı Rus garnizonunun saklandığı kaleyi kuşatma altına almış, çok sayıda düşman askerini öldürmüş ve şehri geri almaya çok yaklaşmıştı. Fakat Şehrisabz ordusunun ayrılması ve Semerkant ayaklanması hakkında haberi alan Kaufman’ın planını yarıda bırakarak Semerkant’a dönmesi nedeniyle Abdülmelik Tora’nın başlattığı girişim tamamlanamamıştır. Buna rağmen Abdülmelik Tora ömrünün sonuna kadar ülkesini işgalcilerden kurtarma mücadelesine önderlik etti.}, publisher={Özgür TÜRKER}