@article{article_1634172, title={KOLEKTİF BELLEK VE METİNSEL TOPLUM PARADİGMALARININ ANLATISAL YANSIMASI: ANLATIŞ ROMANI}, journal={Uluslararası Dil Edebiyat ve Kültür Araştırmaları Dergisi}, volume={8}, pages={452–467}, year={2025}, DOI={10.37999/udekad.1634172}, author={Süt Güngör, Pınar}, keywords={Ursula K. Le Guin, The Telling, Collective Memory, Textual Society, Culture}, abstract={Ursula K. Le Guin’in Anlatış (The Telling, 2000) adlı romanı, dil, kültür ve kolektif bellek arasındaki ilişkiyi sorgulayarak, otoriter ve baskıcı bir rejim altında kültürel anlatıların sistematik olarak yok edilmeye çalışılmasını ele alır. Maurice Halbwachs’ın kolektif bellek konusundaki teorik yaklaşımlarına dayanan bu çalışma, ileri teknolojiye sahip totaliter bir rejim tarafından geçmişe dair tüm anlatıların yok edilmesiyle ortaya çıkan bilim distopyasında bellek ve anlatı arasındaki ilişkiyi analiz etmeyi amaçlar. Ana karakter Sutty, kurgusal Aka gezegenindeki Okzat-Ozkat’ta yaptığı gizli araştırmalar neticesinde, anlatının sadece dilsel bir yapı olmadığını, aynı zamanda kültürel aktarımın ve kolektif belleğin temel unsuru olduğunu keşfeder. Bu bağlamda, çalışma, yazılı ve sözlü kültürün toplumsal kimliği ve kolektif belleği nasıl şekillendirdiğine odaklanırken, baskıcı rejimin belleği kontrol etme ve dönüştürme çabalarına rağmen anlatının ve metinsel söylemlerin bir direniş aracı olarak işlevselliğini inceler. Roger Chartier’in metinsel toplum (société textuelle) kavramına referansla, eserdeki toplum yapısı, metinlerin yazıldıkları toplumsal ve tarihi bağlamdan bağımsız olmadıklarını göstermekte ve bu nedenle metinlerin toplumsal yapıları ve pratikleri şekillendiren temel unsurlardan olduğunu öne çıkararak anlatıların kolektif bellek içinde korunduğunu örneklemektedir.}, number={1}, publisher={UDEKAD AKADEMİ YAYINCILIK}