@article{article_1661522, title={Zanaatkârları Müzeler Aracılığıyla Desteklemek: Ekonomüzeler}, journal={Milli Folklor}, volume={19}, pages={81–94}, year={2025}, DOI={10.58242/millifolklor.1661522}, author={Baki Nalcıoğlu, Zeynep Safiye}, keywords={museum, economy, economuseum, artisans, handicraft tradition}, abstract={Ekonomi ve müze kelimelerinin birleşiminden oluşan ekonomüze kavramı, zanaatkârların merkezde rol aldığı bir müze türünü ifade etmektedir. Kanada’nın Quebec kentinde ortaya çıkan ve özellikle Kanada ve Kuzey Avrupa’da yaygınlaşan bu müze türünün günümüzde yüzden fazla örneği bulunmaktadır. Bu müzeler, ürünleri sergilemenin ve korumanın yanı sıra ürünlerin zanaatkârlar tarafından deneyim ve usta-lıkla nasıl üretildiğini ve müzede zanaatkârla eserin birlikte var olduğunu göstermesi bakımından dikkat çekmektedir. Ekonomüzelerde zanaatkârların geleneksel bilgi ve becerilerini uygulamalı şekilde sunabil-mesi ve aktarması için sergilere ek olarak atölye ve eğitim çalışmaları yürütülmektedir. Bu durum zanaat-kârların görünürlüğünü artırmakta ve toplumda bu konuda farkındalık yaratılmasını sağlamaktadır. Diğer yandan zanaatkârların atölye çalışmaları ve satış mağazaları ile gelir elde etmelerine de yardımcı olarak hayatlarını ve mesleklerini sürdürmeleri için yeni bir alan açmaktadır. Müze ve işletme modelini birleştiren ekonomüzeler, zanaatkârların müze ortamında yeni zanaatkârları yetiştirmesini ve geleneksel bilgi aktarı-mını teşvik etmektedir. Buna ek olarak geleneksel teknikler kullanılarak ürünlerin yeniden yorumlanması-nın, günümüze uyarlanmasının ve yeni tasarımların hayata geçirilmesinin de önünü açmaktadır. Bu makale-nin amacı, yeni bir müze türü olan ekonomüzelerin zanaatkârların mesleklerini sürdürmeleri için nasıl bir alan sağladığını tartışmak ve aynı zamanda sorunlu yönlerini de ele almaktır. Makale, Türkiye’de benzer sistemle işletilen ancak henüz ekonomüze adını taşımayan müzelere bu müze türünü model olarak önermeyi ve usta-çırak ilişkisini güçlendirmek için nasıl yeni bir yöntem olarak kullanılabileceğini göstermeyi amaç-lamaktadır. Bu bağlamda öncelikle ekonomüze teriminin ortaya çıkış süreci incelenecek ve amaçları sorgu-lanacaktır. Ekonomüzelerin disiplinlerarası çalışma alanları, iç ve dış tasarımının özellikleri ve kuruluş şartları değerlendirilecektir. Bu müzelerde zanaatkârın ve ziyaretçinin rolü üzerinde durulacak ve zanaat-kârın geleneksel yöntemleri kullanırken zanaatını nasıl sürdürdüğü, günümüzü yansıtan yeni üretimleri ve tasarımları nasıl hayata geçirdiği uygulamalar üzerinden yorumlanacaktır. Bu bağlamda müzelerde zanaat-ların sergilenmesinde ürünle birlikte üreten kişiye de yönelen dikkat müzecilik açısından ele alınacaktır. Zanaatkârların envanterlenmesini sağlayan bu sistem, bütüncül koruma yaklaşımı ve atölye kullanımı açı-sından da değerlendirilecektir. Ayrıca ekonomüzelerin gelir elde etme yöntem ve teknikleri incelenecek, Milletlerarası Müzeler Konseyinin (ICOM) bu konuya bakışı ile ekonomüzelerin uygulamaları kimi zaman uyuşan kimi zaman da çatışan yönleri dikkate alınarak tartışılacaktır. Sorunlu olabilecek alanlar için ise çözüm önerileri sunulacaktır. Ekonomüzelerin çalışma alanını somut olmayan kültürel mirasın beş alanından biri olan el sanatları geleneği oluşturmaktadır. Bu bakımdan ekonomüzelerin somut olmayan kültürel mirası koruma yaklaşımları ve uygulamaları üzerinde de durulacak ve bu müze türünün somut olmayan kültürel miras müzeciliği bağlamında nasıl değerlendirilebileceği açıklanacaktır. Sonuç olarak ekonomüzelerin zanaatkârların mesleklerini sürdürmeleri için müzeler aracılığıyla yeni bir alan açtığı, usta-çırak ilişkisine katkı sağladığı, kültür turizmini canlandırdığı ve yerel kalkınmayı desteklediği söylenebilir.}, number={147}, publisher={Geleneksel Yayıncılık}