@article{article_1729130, title={Aşure ve Helva Kültürünün Semiyotik Boyutları: Paylaşım ve Yas Metaforları}, journal={Kocatepe Turizm Araştırmaları Dergisi}, volume={1}, pages={122–139}, year={2025}, author={Özdamar, Mehmet}, keywords={Ashura, Halva, Semiotics, Sharing culture, Mourning rituals, Gastronomic anthropology}, abstract={Amaç: Bu çalışma, Türk kültüründe önemli yer tutan aşure ve helva geleneğinin semiyotik boyutlarını, özellikle paylaşım ve yas metaforları bağlamında incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırma, bu iki geleneksel tatlının sadece birer yiyecek olmaktan öte, toplumsal hafızanın aktarımında, kolektif kimliğin inşasında ve karmaşık duyguların ritüelleştirilmesinde üstlendikleri rolleri ortaya koymayı hedeflemektedir. Çalışma, Barthes’ın semiyotik yaklaşımı ve Lévi-Strauss’un yapısal antropoloji perspektifinden hareketle, aşure ve helvanın kültürel göstergeler olarak nasıl işlev gördüğünü analiz etmektedir. Yöntem: Araştırma, kapsamlı bir literatür taraması yöntemine dayanmaktadır. JSTOR, EBSCO, DergiPark, YÖK Tez Merkezi ve Google Scholar gibi akademik veri tabanlarında "aşure", "helva", "ritüel yemekler", "yas yemekleri", "paylaşım kültürü", "semiyotik" gibi anahtar kelimelerle sistematik taramalar gerçekleştirilmiştir. 2000-2025 yılları arasında yayımlanmış akademik çalışmalar incelenmiş, özellikle aşure ve helvanın kültürel boyutlarını ele alan ve semiyotik yaklaşımla yemek kültürünü inceleyen araştırmalar değerlendirmeye alınmıştır. Verilerin analizinde tematik analiz, karşılaştırmalı kültürel çözümleme ve semiyotik okuma teknikleri kullanılmıştır. Bulgular: Araştırma sonucunda, aşurenin çok bileşenli yapısının toplumsal çeşitlilik ve birlik sembolizmine işaret ettiği tespit edilmiştir. Aşure dağıtma geleneğinin komşuluk ilişkilerini ve toplumsal dayanışmayı güçlendirdiği, Muharrem ayı ritüelleriyle bağlantılı olarak dinî ve kültürel boyutların iç içe geçtiği belirlenmiştir. Helvanın ise yas metaforu olarak karmaşık bir semiyotik yapı sergilediği, ölüm sonrası dağıtımının acı bir olayın tatlı bir ikramla dengelenmesi paradoksunu içerdiği görülmüştür. Modernleşme sürecinde her iki tatlının da semiyotik anlamlarının dönüşüme uğradığı, kentleşme ve dijitalleşmenin etkisiyle yeni anlam katmanları kazandığı saptanmıştır. Sosyal medyanın bu tatlıların temsillerini ve anlamlarını yeniden şekillendirdiği, nostalji ve otantisite arayışının ise geleneksel değerlere yönelik ilgiyi canlandırdığı belirlenmiştir. Pratik Çıkarımlar: Çalışma, kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirliği için önemli çıkarımlar sunmaktadır. Aşure ve helva geleneklerinin UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesine dahil edilmesi, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle bu geleneklerin yaşatılmasına yönelik etkinliklerin düzenlenmesi önerilmektedir. Eğitim kurumlarında gastronomi kültürünün semiyotik boyutlarını ele alan programların geliştirilmesi, kültürel mirasın bilinçli bir şekilde aktarılmasına katkıda bulunabilir. Ayrıca, dijital platformların bu geleneklerin tanıtımı ve sürdürülmesi için etkin kullanımı, küreselleşme çağında yerel değerlerin korunmasına hizmet edebilir. Özgünlük/Bilimsel Katkı: Bu çalışma, gastronomi antropolojisi ve kültürel semiyotik alanlarına özgün katkılar sunmaktadır. Yiyeceklerin taşıdığı sembolik anlamların çözümlenmesinde disiplinler arası bir yaklaşımın gerekliliğini ortaya koymakta ve yerel mutfak pratiklerinin evrensel semiyotik kuramlar çerçevesinde analiz edilebileceğini göstermektedir. Roland Barthes’ın yemek semiyotiği yaklaşımını Türk kültür bağlamına uygulayarak literatürdeki önemli bir boşluğu doldurmakta ve yemek kültürünün toplumsal hafıza, kimlik inşası ve ritüel pratiklerle olan karmaşık ilişkisini aydınlatmaktadır. Çalışma ayrıca, modernleşme sürecinde geleneksel yemek pratiklerinin geçirdiği dönüşümü semiyotik bir perspektifle ele alarak, kültürel süreklilik ve değişim dinamiklerini anlamaya katkı sağlamaktadır.}, number={2}, publisher={Afyon Kocatepe University}