@article{article_1735983, title={MARKANIN ULUSLARARASI DÜZLEMDE KORUNMASI: BİRLEŞİK KRALLIK VE TÜRKİYE KARŞILAŞTIRMASI}, journal={Turkish Online Journal of Design Art and Communication}, volume={15}, pages={1335–1349}, year={2025}, DOI={10.7456/tojdac.1735983}, author={Gumus, Sema and Coşkun Bakir, Gamze}, keywords={Branding, Intellectual Property, Trademark Law, Trademark Registration, International Trademark Registration, United Kingdom, Türkiye.}, abstract={Küreselleşmenin ivme kazanması ve teknolojide yaşanan hızlı ilerlemeler, uluslararası sınırların giderek geçirgenleşmesine yol açmış; bu durum yerel işletmeleri ulusal sınırlarının ötesinde yeni pazar arayışlarına yönlendirmiştir. Bu dönüşüm, işletmelerin kapasitelerini artırmalarını ve stratejik olarak uluslararası pazarlara açılmalarını beraberinde getirmiştir. Bu süreçten önemli ölçüde etkilenen alanlardan biri de marka odaklı pazarlama faaliyetleridir. Kuruluş aşamasındaki işletmelerin, faaliyet göstermeyi hedefledikleri tüm ülkelerde ve/veya bölgelerde markalarını belirlemeleri ve ilgili tescil süreçlerini başlatmaları gerekmektedir. Markaların tescilsiz kullanımı, işletmeleri üçüncü şahıslar tarafından izinsiz kullanım ya da tescil gibi ihlallere açık hale getirmekte; bu da çoğu zaman telafisi güç maddi kayıplarla ve itibarın zarara uğramasıyla sonuçlanmaktadır. Bu nedenle, uluslararası pazarlara girmeyi hedefleyen ya da hâlihazırda bu pazarlarda faaliyet gösteren işletmelerin, markalarını hedef ülkelerde yasal yollarla tescil ettirmeleri büyük önem arz etmektedir. Sınai mülkiyet haklarının temel taşlarından biri olan marka koruması, ülkesel bir nitelik taşımaktadır. Bir markaya sağlanan yasal koruma, yalnızca tescilin gerçekleştirildiği ülke sınırları içerisinde geçerlidir. Dolayısıyla, bir ülkede alınan marka tescili küresel bir koruma sağlamamakta; herhangi bir ülkede ya da bölgede yapılan marka başvurusu, yalnızca o yargı sınırları içinde geçerli sayılmaktadır. Bu bağlamda, küresel düzeyde marka bilinirliğini artırmaya yönelik çabaların, markanın hukuki güvenliğini, piyasa itibarı ile bütünsel kimliğini güçlendirmeye yönelik daha kapsamlı markalaşma stratejileri kapsamında sağlam bir marka koruma politikasıyla desteklenmesi elzemdir. Bu çalışma, disiplinler arası bir yaklaşım benimseyerek marka hukuku ve pazarlama iletişimi bağlamında markanın uluslararası düzeyde korunmasına ilişkin olarak Türkiye ve Birleşik Krallık’taki marka tescil sistemlerini literatür taraması yoluyla incelemeyi amaçlamaktadır. Nitel bir araştırma yöntemi kullanılan çalışmada, her iki ülkede başvurudan tescile kadar olan süreçler analiz edilmekte ve bu süreçlerin karşılaştırılması yoluyla marka tescilinin her bir ulusal bağlamda stratejik ve hukuki bir gereklilik olarak önemi tartışılmaktadır.}, number={4}, publisher={Deniz YENGİN}