@article{article_1793888, title={Doğanın Yeni Ontolojisi: Schelling’in Doğa Felsefesinden Kantçı Soykütüğün Silinişi}, journal={Temaşa Erciyes Üniversitesi Felsefe Bölümü Dergisi}, pages={360–369}, year={2025}, DOI={10.55256/temasa.1793888}, author={Bektaş, Oya Esra}, keywords={Kant, Schelling, Natural Philosophy, Mechanism, Organism, Ontological Turn}, abstract={Bilindiği gibi Kant, doğayı, transendental öznenin anlama yetisinin apriori kategorileri ve düzenleyici ilkeleri aracılığıyla kavranabilen bir fenomenler bütünü olarak değerlendirir. Bu bağlamda doğa, Kant felsefesinde, deneyimin olanaklılığının koşulları içerisinde şekillenen bir görünüşler dizgesi olarak karşımıza çıkar. Schelling ise bu Kantçı sınırlandırmayı aşarak doğayı, insan zihninden bağımsız, kendi içinde etkin, üretken ve yaratıcı bir varlık alanı olarak tasarlar. Onun radikal olarak nitelendirilebilecek bu bakış açısı, doğayı yalnızca epistemolojik bir mesele olarak ele alan Kant’tan köklü bir kopuşu temsil eder. Buna göre doğa, anlama yetisinin içine hapsedilmiş ve yalnızca mekanik yasalarla açıklanabilen bir nesneler topluluğu değildir. Schelling, doğayı organizma ile mekanizmayı, zorunluluk ile özgürlüğü birleştiren yaratıcı bir süreç olarak konumlandırır. Böylece Kant’ın doğaya ilişkin bilgi anlayışının kurucu etkisini ortadan kaldırır ve onun yerine, doğayı kendi başına var olan, dinamik ve üretken bir bütünlük olarak ele alan yeni bir ontolojik paradigma önerir. Bu ontolojik dönüşüm, Kantçı transendental idealizmin doğa anlayışını askıya alarak, doğayı kendi içkin ilkeselliği doğrultusunda düşünmeyi mümkün kılar ve böylece spekülatif doğa felsefesi için asli bir zemin hazırlar.}, number={24}, publisher={Arslan TOPAKKAYA}