@article{article_404563, title={SERVİKS KANSERİ TANISI İLE RADİKAL HİSTEREKTOMİ OLAN HASTALARIN KLİNİK PARAMETRELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ}, journal={Türk Jinekolojik Onkoloji Dergisi}, volume={13}, pages={9–96}, year={2010}, author={Kars, Bülent and Dinleyici, Memduh Tolga and Karşıdağ, A.Yasemin Karageyim and Büyükbayrak, Esra Esim and Pirimoğlu, Zehra Meltem and Sargın, Mehmet and Turan, Cem and Ünal, Orhan}, abstract={Amaç: Bu çalışmada erken evre serviks kanseri tanısı alan ve Hastanemiz Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde tip 3 radikal histerektomi yapılan hastalarda operasyon sonrası oluşan komplikasyonları; patolojik sonuçlarını; prognozu etkileyen parametreleri ve sağkalımları incelemeyi amaçladık. Matryal ve Metod: 2004-2009 yılları arasında erken evre serviks kanseri nedeni ile radikal histerektomi ve pelvik paraaortik lenf nodu diseksiyonu yapılan serviks kanserli 50 hastanın retrospektif olarak dosyaları tarandı. 34 hastaya ulaşılarak sağkalımları ve onkoloji takipleri hakkında bilgi toplandı. Hastaların yatış dosyaları incelenerek operasyon sırası ve sonrasında oluşan erken dönem komplikasyonlar hakkında bilgi toplandı. Hastalarda yas; gravida; parite; düşük; kürtaj sayıları ve patoloji raporları çıkartılarak tümörün boyutu; FIGO evre; vagina; endometrium; over; parametrium; pelvik lenf nodu; paraaortik lenf nodu tutulumu olup olmadığı; derin stromal tutulum olup olmadığı incelendi. Daha sonra bu parametrelerin pelvik ve paraaortik lenf nodu tutulumu ve hastaların postoperatif dönem prognoz; yaşam sürelerine olan etkileri ortaya koyulmaya çalışıldı. Bulgular: Mesane disfonksiyonu en sık görülen komplikasyon olmasına rağmen bizim serimizde mesane disfonksiyonuna rastlanılmadı. Lenfokist oluşumuna bir hastada rastlanıldı. Pulmoner emboli; serviks kanserinin cerrahi tedavisi sırasında en fazla mortaliteye neden olan komplikasyondur. Hastalarımıza varis çorabı giydirilmiş operasyon öncesi subkutan profilaktik düşük molekül ağırlıklı heparin uygulaması yapılmış ve bu komplikasyona rastlanılmamıştır. Hastanede kalış süresi ortalama süresi 13.08 ± 5.08 (4-30 gün) olarak tespit edilmiştir. Yara yeri enfeksiyonları; eviserasyon hastanede kalış süresini uzatan bağımsız değişkenler olarak tespit edilmiştir. Sonuç: Hastalık evresi ilerledikçe sağkalımın azaldığı gözlemlendi. Sonuç olarak pelvik lenf nodu tutulumu olanlarda survi; tutulum olmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı azalmıştır ve mortalite; tutulum olan grupta anlamlı olarak yüksek bulunmuştur.}, number={4}, publisher={Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği}