Hyponatremia is an electrolyte abnormality that is common in the hospital population. It is essential to diagnose and treat hyponatremia because it my be fatal. We aimed to evaluate etiology and clinic features of the patients with hyponatremia hospitalized to the internal medicine clinic of our hospital retrospectively.
150 consecutive patients with hyponatremia hospitalized to internal medicine clinic from January 2013 to December 2015 were included in our study. We determined demographic data, symptoms, serum sodium levels, volume status, factors that led to hyponatremia. 56 (37,4%) men and 94 (62.6%) women were included in our study. Median age was 65 years. The mean level of sodium was 123 ± 6,8 mEq/l. We detected normovolemic hyponatremia in 45 patients (30%), hypervolemic hyponatremia in 89 patients (59,4%) and hypovolemic hyponatremia in 16 patients (10,6%). Decompansated heart failure was the leading cause of hyponatremia
The results of our study suggest that the most common cause of hyponatremia in our internal medicine clinic is not hypotonic solutions, but rather decompansated heart failure. Hyponatremia is a serious clinical condition characterized by a high morbidity and mortality so that it is important to individualize the treatment according to patient.
Hiponatremi hastane popülasyonunda sık görülen bir elektrolit bozukluğudur. Ölümcül tablolalara yol açabileceğinden tanı ve tedavisi önemlidir. Çalışmamızda hastanemiz iç hastalıkları kliniğine yatırılan hiponatremik hastaların etiyolojilerini ve klinik özelliklerini retrospektif olarak değerlendirmeyi amaçladık.
Ocak 2013 – Aralık 2015 tarihleri arasında hastanemiz iç hastalıkları servisine yatırılan hiponatremili ardışık 150 hasta geriye yönelik değerlendirildi. Tüm hastaların demografik özellikleri, yakınmaları, serum sodyum seviyeleri, volüm durumları, hiponatremiye neden olan faktörler belirlendi.
Çalışmaya 56 erkek (%37.4), 94 kadın (%62.6) hasta alındı. Median yaş 65 olarak saptandı. Hastaların ortalama sodyum düzeyi 123 ± 6,8 mEq/l olarak hesaplandı. 45(%30) hastada normovolemik, 89 (%59,4) hastada hipervolemik, 16 (%10,6) hastada hipovolemik hiponatremi tespit edildi. Dekompanse kalp yetmezliği hiponatremi nedenleri arasında ilk sırada saptandı.
Çalışmamızın sonuçları hastanemizin dahiliye kliniğinde en sık hiponatremi sebebinin hipotonik solüsyonlar değil dekompanse kalp yetmezliği olduğunu göstermektedir. Hiponatremi yüksek morbitide ve mortalite seyreden ciddi bir klinik durum olduğundan tedavinin hastaya göre bireyselleştirilmesi önemlidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 25, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 1 Issue: 1 |