The deep seabed and the resources on and under the subsoil thereof have
been recognized as the common heritage of mankind according to both 1982
UNCLOS and 1994 Agreement. Nevertheless the legal regime was established
on the mining activities in the area. The legal status of other resources are
debatable. Prospecting, exploration for and the exploation of the resources are
in need of an assessment as a whole, but on its own each of these activities has
different legal compositions. Advisory opinion of the Seabed Disputes Chamber
of the International Tribunal for the Law of the Sea on this issue was also
discussed to enlighten the legal problems arising from the activities in the area.
Derin deniz yatağı ile derin deniz yatağının altında ve üstünde yer alan kaynaklar
hem 1982 BMDHS ile hem de 1994 Anlaşması ile insanlığın ortak mirası
olarak kabul edilmiştir. Bununla birlikte sistem, maden kaynakları üzerine
kurgulanmıştır. Diğer kaynakların durumu henüz tartışmalıdır. Araştırma, keşif
ve işletme faaliyetlerinin bir arada değerlendirilmesi gereken ancak birbirinden
farklı hukuki sonuçlar doğuran yönleri bulunmaktadır. Bu faaliyetlere yönelik
yapılan hukuki değerlendirmeler Uluslararası Deniz Hukuku Mahkemesi Deniz
Yatağı Uyuşmazlıkları Dairesinin 1 Şubat 2011 tarihli Danışma Görüşü de
dikkate alınarak gerçekleştirilmiştir.
Other ID | JA58SN59AU |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 2 |
Journal of Ankara Bar Association adopts the Turkish Legal Citation System (TÜHAS) citation system.