Uluslararası
sistemin tarihsel sürecine baktığımızda her yüzyılda sistemi etkileyen başat
güç konumunda yeni devletlerin ortaya çıktığı görülmektedir. Modelski’nin de
kuramında belirttiği gibi başat güç durumuna yükseliş ve düşüş ortalama yüz
yıllık sürelerle olmaktadır. Her yüzyılda belirli bir devlet yükselerek dünya
denizlerinde egemen duruma geçmekte ve bu egemenliğini hemen hemen yüz yıl
sürdürmektedir. Bu süreç içerisinde başat güce meydan okuyan başka bir güç
ortaya çıkmış ve bu iki güç arasındaki çatışmalardan üçüncü bir devlet yeni
başat güç olarak denizaşırı alanlarda küresel dünya egemenliğini ilan etmiştir.
Örneğin 15–16. yüzyılda önce Portekiz, sonrasında İspanya, 17 yüzyılda
Hollanda, 18. yüzyılda Fransa, 19. yüzyılda İngiltere ve 20. yüzyılda ise ABD
Osmanlı İmparatorluğu’nun zayıflamaya başlamasıyla sırasıyla dünya egemenliğini
ilan etmişlerdir. 20.yüzyılın başat gücü ABD ise, 19. yüzyılda dönemim başat
gücü İngiltere ile Almanya arasındaki rekabet ve çatışmayı fırsata dönüştürerek
küresel dünya egemenliğini ilan etmiştir. Dolayısıyla ABD 20. yüzyıl boyunca
uluslararası sisteme yön vermiştir. “Değişen
Uluslararası Sistemde ABD’nin
Ortadoğu Politikalarının Sürdürülebilirliği” başlıklı çalışmada 21. yüzyılın
nasıl şekilleneceği ve bu bağlamda ABD’nin başat güç statüsünü devam
ettirebilmek için nasıl bir yol izleyeceği sorunsalı üzerinde durulacaktır.
Ayrıca çalışmada eğer ABD güç kaybetmekte ise ABD’ye meydan okuyan devlet veya
devletler hangileridir? Yeni yüzyılın küresel dünyasında başat gücü olarak
hangi devlet ön plana çıkabilir? gibi sorular analiz edilerek yenidünya
düzeninin nasıl şekillenebileceğine dair muhtemel senaryolar ortaya konulmaya
çalışılacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | November 6, 2018 |
Submission Date | November 6, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 69 |