Tasavvuf Târihinde, umûmiyetle 12. yüzyıl ve sonrası “tarikatlar
dönemi” olarak nitelendirilmektedir. Klasik tasnife göre ilk dönem Zühd, ikinci
dönem tasavvuf, üçüncü dönem ise tarikat dönemidir. Tarikat döneminin ise
günümüze kadar devam ettiği, satır aralarında ifâde edilmektedir. Ancak bu
klasik dönemlendirme, bugün için ne ifâde etmektedir?
21. Yüzyıl insanının, tarikat dönemindeki geleneksel tarikat
hayatından uzak bir yaşam modeli içerisinde yaşamına devam etmesi, klasik
tarikat dönemi ile organik bir bağ kuramaması post-tarikatlar dönemi (topluluklar
dönemi) diye nitelendirebileceğimiz bir dönemin başlamış olduğunu
düşündürmektedir. Tam da bu noktada kuzey Afrika ve Arap ülkelerinin bir
kısmında yaygınlık kazanan bir topluluk varlık göstermektedir. Bu topluluk
kendini “el-Usretü’d-Dandarâviyye”(Dandarâvî Ailesi) olarak tanımlamakta ve tam
da 21. Yüzyıl insanının ihtiyaçları doğrultusunda organize olmuş, ancak kendilerinin
bir tarikat olarak nitelendirilmesini kesinlikle kabul etmemektedirler.
Bu çalışma, 21. Yüzyıl tasavvuf hareketleri bağlamında, Arap
coğrafyasında yaygınlık gösteren, tasavvufî bir hüviyete sahip, kurumsallaşmış
bir yapının Türk tasavvuf akademisine tanıtımını ihtiva etmektedir.
Sufism history names especially 12th century and afterwards as
“Tariqa(sufi path) era”. According to the classical classification first phase
is asceticism, second one is Sufism, and the third one is Tariqa phase. It’s
been referred between the lines that the Tariqa period continued even today.
However, what does classical evaluation mean today is still a question. 21st
century’s human profile and lifestyle is far different from Tariqa’s
traditional way of living, also lack of organic links between modern day and
the classical Tariqa period brings to
the mind beginning of a new era can be named as post-Tariqa period(community
period). Right in that point, a community appears, being accepted by some parts
of Arabic and African countries. This community identify themselves as
Dandarawiya Family, organized to satisfy the 21st century’s human demands but
certainly rejects to be described as a Tariqa. This study comprises an
introduction to Turkish Sufism academia of an organization that has Sufism
characteristics and institutional formation settled commonly in Arab countries,
regarding 21st centuries’ Sufism movements.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 7 |