ABSTRACT
Although people generally display behavior like adaptation and patience when faced with difficulties, their response and coping mechanisms may differ when faced with a cancer diagnosis. Most early-stage breast cancer patients succumb to maladaptive behavior or clinical depression. In this case, psychological resilience is important. Derived from the Latin root "resiliens", it also meets the meanings such as "resilience, endurance, strength, resilience, ability to overcome difficulties, flexibility." Patients who underwent complex processes of treatment for breast cancer, the most common type of cancer, must be resilient to cope with the disease and its problems. Breast cancer survivors, who experienced the uncertainty of the disease and the difficult process of treatment, face numerous obstacles as they try to accept their new reality and return to their daily lives as before. At this stage, they contend for a struggling process. In the development of resilience, it is important to have protective and supportive factors to reduce and eliminate the impact of the risks exposed. Stage of breast cancer, treatment process, postoperative physical exercise, individual and social support mechanisms; It affects the rehabilitation process of patients, individualized nursing interventions and psychological resilience that improves the quality of life. Resilience of breast cancer survivors can be supported by the interaction between internal support mechanisms (personal characteristics of the individual, cognitive assessment, etc.) and external support mechanisms (health care professionals, family and social circle, etc.). Patients should be supported by external support mechanisms such as physical exercise, training and counseling during difficult treatment process.
Key Words: Resilience, Breast Cancer, Surgery
ÖZ
İnsanlar genellikle zorluklarla karşılaştıklarında uyum ve sabır benzeri davranış sergilemelerine rağmen, kanser teşhisi ile karşılaştıklarında gösterdikleri tepki ve başa çıkma mekanizmaları farklılık gösterebilir. Erken evre meme kanseri hastalarının çoğu uyumsuzluk davranışlarına veya klinik depresyona yenik düşer. Bu durumda psikolojik dayanıklılık önemlidir. Latince “resiliens” kökünden türetilmiş olup “yılmazlık, dayanıklılık, sağlamlık, dirençlilik, çabuk iyileşme gücü, zorlukların üstesinden gelebilme gücü, esneklik gibi anlamları da karşılamaktadır. En sık görülen kanser türü olan meme kanserinde karmaşık tedavi süreçlerinden geçmek zorunda olan hastalar; hastalıkla ve hastalığın getirdiği sorunlarla başedebilmek için psikolojik olarak dayanıklı olmalıdır. Hastalığın belirsizliğini ve zorlu tedavi sürecini yaşayan meme kanserinden kurtulanlar, içinde bulundukları süreci kabul ederek eskisi gibi günlük hayatlarına dönmeye çalışırken birçok engelle karşılaşmaktadır. Bu aşamada bir mücadele sürecine girmektedirler. Psikolojik dayanıklılığın gelişiminde, maruz kalınan risklerin etkisini azaltmak ve ortadan kaldırmak için koruyucu ve destekleyici faktörlerin bulunması önemlidir. Meme kanserinin evresi, tedavi süreci, ameliyat sonrası fiziksel egzersiz durumu, bireysel ve sosyal destek mekanizmaları; hastaların rehabilitasyon sürecini, bireyselleşmiş hemşirelik girişimlerini ve yaşam kalitesini iyileştiren psikolojik dayanıklılığı etkilemektedir. Meme kanserinden kurtulanların psikolojik dayanıklılığı; iç destek mekanizmaları (bireyin kişisel özellikleri, bilişsel değerlendirme vb.) ve dış destek mekanizmaları (sağlık çalışanları, aile ve sosyal çevre vb.) arasındaki etkileşimle desteklenebilir. Hastaların zorlu tedavi sürecinde fiziksel egzersiz, eğitim, danışmanlık gibi dış destek mekanizmalarıyla desteklenmeleri gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Psikolojik Dayanıklılık, Meme Kanseri, Cerrahi
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Collection |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2022 |
Submission Date | April 14, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 8 Issue: 3 |