A generation that is alienated for himself and the society in which he lives, and the negative consequences of that alienation have revealed the importance of values and the necessity of values education. Because the values and values education of individuals assists a person to recognize and understand himself first and then the culture and society in which he lives.
The correct and complete acquisition of values is realized with the abilities of teachers in schools. It is known that one of the primary tasks of teachers in education is to impart basic values and moral principles to the growing generations.
The teacher who organizes values education should determine which values he aims to give to students, with which content he can achieve these goals, with which methods, techniques and tools he can process this content in the most efficient way, and then in what way he can evaluate the acquired values. Because the better the planning stage of values education is done, the higher success to be achieved from values education is expected to be. Otherwise, waste of effort and time may occur in the values education process and students may not be able to gain the desired values. In this regard, it is very important for teachers to have knowledge and skills about different methods in order to carry out values education effectively and efficiently.
This research is a quantitative study conducted on the basis of a descriptive causal comparative model. It is examined whether the independent variables defined in causal comparative studies have an effect on the dependent variable. The aim of this research is to examine whether the application levels of RCE teachers regarding the methods and activities they apply in values education differ significantly according to their gender, marital status, professional seniority, and whether they have received in-service education or not. This research, which aims to reveal the views of teachers on how they implement, manage and evaluate values education, can reveal the effective and incomplete aspects of the values education performed in the RCE course. In this context, it can contribute to the improvement of the values education practices carried out in the DKAB course and the development of the values education program.
The study group of the study consists of 1402 secondary school RCE teachers working in secondary schools and imam hatip secondary schools in Kastamonu, Zonguldak, Samsun, Ordu and Trabzon provinces in the 2022-2023 academic year. The sample of the research consists of 462 RCE teachers who were randomly selected from this universe. The research is descriptive in nature and was carried out in the relational screening model. The data of the research were collected through questionnaire and scale form. In the analysis of the obtained data, analysis of variance (ANOVA) and t-test were used to determine the opinions of teachers in terms of different variables by using the SPSS program.
The data of the research were collected through a questionnaire indicating the demographic characteristics of teachers and a scale form related to their views on values education practices. After receiving the approval of the Social and Humanities Research Ethics Committee of Ondokuz Mayıs University for the questionnaire and scale, the application permission was obtained from the Ministry of National Education. The questionnaire and scale forms were sent to the participants electronically and they were asked to answer. The survey and scale data were collected via Google forms. The maximum margin of error in testing the hypotheses was considered to be 0.05.
According to the data analysis results, while there was no significant difference in teachers' views on values education in terms of gender variable, there was a significant difference in favor of single teachers in terms of marital status variable and in favor of newly employed teachers according to their professional seniority. However, teachers' views on values education showed significant differences according to their status of receiving any courses, seminars or in-service training related to values education.
According to the results obtained, an awareness of values education should be created among teachers by focusing on the importance and necessity of values education. Practical trainings should be given to pre-service and in-service teacher candidates and teachers with rich content on how to plan the values education process and which evaluation activities they can use.
Kendisine, yaşadığı topluma, insanlığa yabancı olan bir neslin yetişmesi ve bunun getirdiği olumsuz sonuçlar değerlerin önemini ve eğitimdeki gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. Çünkü bireylerin değerler ve değerler eğitimi, insanın önce kendisini sonra içinde bulunduğu kültürü ve toplumu tanımasına ve anlamasına yardımcı olmaktadır.
Değerlerin doğru ve tam olarak kazandırılması ise okullarda öğretmenlerin etkili bir değerler eğitimi gerçekleştirmesi ile mümkündür. Eğitimde öğretmenlerin öncelikli görevlerinden birinin de temel değerleri ve ahlak ilkelerini yetişmekte olan nesillere kazandırmak olduğu bilinmektedir.
Değerler eğitimini düzenleyen öğretmenler, öğrencilere hangi değerleri kazandırmayı hedeflediğini, bu hedefleri hangi içerikle kazandırabileceğini, bu içeriği en verimli biçimde işlemesinin hangi yöntem, teknik ve araç-gereçlerle gerçekleşebileceğini, sonrasında da kazandırılan değerleri ne şekilde değerlendirebileceğini belirlemelidir. Çünkü değerler eğitiminin planlanma aşaması ne kadar iyi yapılırsa, değerler eğitiminden sağlanacak başarının da o oranda yüksek olması beklenir. Aksi halde değerler eğitimi sürecinde emek ve zaman kaybı oluşabilir ve öğrenciler istenilen değerleri kazanamayabilirler. Bu bakımdan öğretmenlerin değerler eğitimini etkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirebilmelerinde farklı yöntemler hakkında bilgi ve beceri sahibi olmaları oldukça önem arz etmektedir.
Bu araştırma, betimsel nitelikli nedensel karşılaştırmalı modele dayalı olarak yürütülen nicel bir çalışmadır. Nedensel karşılaştırmalı araştırmalarda belirlenen bağımsız değişkenlerin bağımlı değişken üzerinde bir etkisinin bulunup bulunmadığı incelenmektedir. Bu araştırmada, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) öğretmenlerinin değerler eğitiminde uyguladıkları yöntem ve etkinliklere ilişkin uygulama düzeylerinin onların cinsiyetleri, medeni durumları, mesleki kıdemleri, hizmet-içi eğitimi alıp almama durumlarına göre anlamlı bir şekilde farklılaşıp farklılaşmadığını incelenmiştir. Öğretmenlerin değerler eğitimini nasıl uyguladıkları, yönettikleri ve değerlendirdiklerine ilişkin görüşlerini ortaya çıkarmayı amaçlayan bu araştırmanın, DKAB dersinde gerçekleştirilen değerler eğitiminin durumunun etkili ve eksik yönleriyle ortaya çıkarılmasını sağlayabilir. Bu bakımından DKAB dersinde gerçekleştirilen değerler eğitimi uygulamalarının iyileştirilmesine ve değerler eğitimi programının geliştirilmesine katkı sağlanabilir.
Araştırmanın çalışma grubunu, 2022-2023 öğretim yılında Kastamonu, Zonguldak, Samsun, Ordu ve Trabzon illerindeki ortaokullar ve imam hatip ortaokullarında görev yapmakta olan 1402 ortaokul DKAB öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise bu evrenden tesadüfi olarak seçilen 462 DKAB öğretmeninden oluşmaktadır.
Araştırmanın verileri öğretmenlerin demografik özelliklerini belirten anket ve değerler eğitimi uygulamalarına ilişkin görüşleri ile ilgili ölçek formu aracılığıyla toplanmıştır. Anket ve ölçek için Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırmaları Etik Kurulu onayı alındıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığından uygulama izni alınmıştır. Anket ve ölçek formları elektronik ortamda katılımcılara iletilmiş ve cevaplamaları istenmiştir. Anket ve ölçek verileri elektronik ortamda toplanmıştır.
Elde edilen verilerin analizinde SPSS programından faydalanılmıştır. Bazı değişkenlere göre öğretmenlerin değerler eğitimi uygulama düzeyleri arasında anlamlı bir fark olup olmadığını belirlemek amacıyla varyans analizi (ANOVA) ve t-testi kullanılmıştır. Hipotezlerin test edilmesinde en çok hata payı 0.05 olarak kabul edilmiştir.
Verilerin analizi sonucuna göre, öğretmenlerin değerler eğitimine ilişkin görüşlerinde cinsiyet değişkeni açısından anlamlı bir farklılık gözlenmezken; medeni durum değişkeni açısından bekar öğretmenlerin lehine; mesleki kıdemlerine göre ise kıdem yılı düşük öğretmenlerin lehine anlamlı bir farklılık gözlenmiştir. Bununla birlikte öğretmenlerin değerler eğitimine ilişkin görüşlerinde değerler eğitimi ile ilgili herhangi bir ders, seminer ya da hizmet içi eğitim alma durumlarına göre hizmet-içi eğitim alan öğretmenler lehine anlamlı farklılık göstermiştir.
Elde edilen sonuçlara göre, değerler eğitiminin önemi ve gerekliliği üzerinde durularak öğretmenlerde değerler eğitimine ilişkin bir farkındalık oluşturulmalıdır. Değerler eğitimi sürecini nasıl planlayacakları ve hangi değerlendirme etkinliklerini kullanabilecekleri konusuna yönelik zengin içeriklerle hizmet öncesi ve hizmet-içinde öğretmen adaylarına ve öğretmenlere uygulamalı eğitimler verilmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 30, 2023 |
Publication Date | December 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 21 |
Amasya İlahiyat Dergisi-Amasya Theology Journal Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.