2050
yılına kadar dünya nüfusunun %33 artarak 9.3 milyar'a yükselmesi ve buna bağlı
olarak da gıda talebinin aynı dönemde %60 artması beklenmektedir. Ayrıca,
kentsel alanlarda yaşayan nüfusun 2050'de 6.3 milyar'a neredeyse bugünkinin iki
katına çıkacağı tahmin edilmektedir. OECD 2012 Küresel Çevresel Görünümün Temel
Senaryosunda şimdiki nüfusa ek olarak 2,3 milyar insanın daha özellikle Kuzey
ve Güney Afrika ve Güney ve Orta Asya gibi ciddi su stresine maruz kalan
bölgelerde yaşayacak olması ile 2050 yılına kadar tatlı su erişimdeki gerilimde
artış eğilimi öngörülmektedir. Başka bir rapor olan BAU (a business-as-usual) senaryosu, 2030
yılına kadar dünyada %40 küresel su açığı yaşanacağını tahmin etmektedir. Su
kullanımı verimliliği iyileştirmeleri, arz ve talep arasındaki %40'lık boşluğu
gidermek ve su kıtlıklarını 2030 yılına kadar azaltmak için iktisadi araç
olarak düşünülmektedir. Doğal kaynaklar, sanayileşmenin başlangıcından beri
süregelerek artan bir baskı altındadır. Orta Doğu ve Afrika’da yaşanan iç
savaşlar, hızlı nüfus artışı, bu artıştan kaynaklanan hızlı ve düzensiz
kentleşme, çevre kirliliği ve tüm bunların tetiklediği iklim değişikliği dünya
genelinde ortaya çıkan açlık sorunu ile birleştiğinde yaşamın temel kaynağı
olan su başta olmak üzere, doğal kaynaklara yönelik talebi arttırmakta ve bu
kaynakları önemli ölçüde tahrip etmektedir. İkamesi olmayan doğal bir kaynak
olarak su, insan hayatının devamlılığında önem konusunda oksijenden sonra
ikinci sırada gelmektedir. Söz konusu tehditler karşısında, kıt olan su kaynaklarını,
tükenmeden, genele yayılmış iş birliği ve güncel su kaynakları verilerinin
birleşimiyle oluşturulacak su yönetimi politikaları ile verimli şekilde yönetmek
zorunlu hale gelmiştir. Bu çalışmada, bahsedilen politikaların temelini
oluşturan suyun ekonomik değeri, diyalektik ve teorik açıdan incelenmektedir. Suyun
ekonomik değerini belirlemede etkili olan ekonomik araçlar, su kaynaklarını
tehdit eden etkenler, suyun kullanım alanlarıve su kaynaklarının güncel durumu
da bu çalışmada analiz edilmiştir. Bu anlamda, bu çalışma Türkçe literatüre
katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Economics |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2019 |
Submission Date | August 20, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 20 Issue: 2 |
This work is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License since 2023.