Maden işletmeleri iş kazalarının en sık meydana geldiği sektörlerin başında gelmektedir. Bu nedenle, işçilerin tehlikelerden arındırılmış, güvenli ve sağlıklı bir ortamda çalışabilmesinin amaçlandığı iş sağlığı ve güvenliği önlemleri, maden işletmelerinde ayrı bir önem taşır. Çalışmada ele alınan Yargıtay kararında maden işyerinde kuyu giriş ve çıkış kapılarının kilitlenmesi uygulamasının iş sağlığı ve güvenliği hükümlerine aykırılığının tespitine ilişkin bir dava açılmıştır. İlk derece mahkemesi, kuyu giriş ve çıkış kapılarının kilitlemesi uygulamasının iş sağlığı ve güvenliği açısından tehlike yaratmadığı sonucuna vararak davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, ilk derece mahkemesinin kararını eksik inceleme nedeniyle bozmuştur. Çalışmamızda öncelikle davaya konu olan olayda iş sağlığı ve güvenliği hükümlerine uygun hareket edilip edilmediği mevzuat hükümleri çerçevesinde incelenmektedir. Ardından, incelemenin asıl konusunu oluşturan iş sağlığı ve güvenliği hükümlerine aykırılık tespitinin hukuki yararı üzerinde durulmaktadır. Son olarak, işçi sendikasının davayı açmaktaki ehliyeti ve topluluk davası hakkında açıklamalarda bulunulmaktadır.
Mining is one of the sectors that occupational accidents occur most frequently. For this reason, occupational health and safety measures which aim to ensure that workers can work in a safe and healthy environment that is free from hazards have great importance in the mining industry. In the Court of Cassation decision that is discussed in this study, a lawsuit has been filed regarding the determination of the violation of the occupational health and safety provisions of the locking of the mine shaft entrance and exit doors in the mine. The court of first instance concluded that the locking of the mine shaft entrance and exit doors did not pose a danger in terms of occupational health and safety and decided to the dismissal of an action. However, the Court of Cassation made an annulment decision to the first instance court due to an incomplete examination. In this study, firstly, whether it has been acted in accordance with the occupational health and safety provisions in the event subject to the case is examined within the framework of the provisions of the legislation. Then, emphasis is put on the legal interest of the detection of the violation of occupational health and safety provisions, which is the main focus of the study. Finally, explanations are made on the trade union’s capacity and the group action.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | June 23, 2023 |
Publication Date | June 26, 2023 |
Submission Date | April 13, 2023 |
Acceptance Date | June 1, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 5 Issue: 1 |