The aim of the article is to explain and to raise awareness about the moral rights in virtual environments, the issues to be taken into consideration in all actions for a Muslim, and to discuss the rules that must be followed in the light of the basic source of İslam, the Koran and the words and the practices of the Prophet (pbuh). As a method, the subject was studied with the classical sources of Islamic law and contemporary Islamic jurists and the fatwa boards as a screening model and the subject was tried to be clarified. Nowadays, it has been found that the budgets allocated to the inventions, the awards given, the gains obtained in return, the reactions and legal arrangements that occurred in the case of violation have formed a settled one. In the present virtual environment, the digital information obtained as a result of patent research and development such as news, information, copyright, picture or video should be evaluated within the scope of the patent or the formulas. According to this, the conditions governed by the owners must be deemed valid under moral rights. The laws of the legislative body for protection must be respected as long as it does not conflict with religious rules.
Makalenin amacı İslam’ın temel kaynakları Kur’ân-ı Kerîm ile Hz. Peygamber’in (s.a.v.) söz ve uygulamaları ışığında sanal ortamlardaki manevi haklarda bir Müslüman açısından bütün eylemlerde en fazla dikkate alınması gereken hususlar hakkında farkındalık oluşturmak ve uyulması gereken kuralları tartışmaktır. Yöntem olarak konu ilgili İslâm hukukunun klasik kaynakları ve çağdaş İslâm hukukçuları ile fetva kurulları tarama modeli ile ele alınmış ve yorumlanarak konu açıklığa kavuşturulmaya çalışılmıştır. Günümüzde buluşlara ayrılan bütçeler, verilen ödüller, karşılığında elde edilen kazançlar, bunlara tecavüz durumunda oluşan tepki ve yasal düzenlemelerden bu konuda yerleşik bir örfün oluştuğu bulgusuna ulaşılmıştır. Bugünkü sanal ortamdaki, haber, bilgi, telif yazı, resim veya video gibi “Ar-Ge” sonucu elde edilen dijital bilgiler, patent ya da formüller maslahat-ı mürsele çerçevesinde değerlendirilmelidir. Buna göre kişiye bağlı manevi haklarda sahiplerinin koştukları şartlar geçerli kabul edilmelidir. Yasama organının, hakları koruma yönünde çıkardığı kanunlara ise şer’i kurallarla çatışmadığı sürece riayet edilmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | August 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 7 Issue: 8 |