Tapu sicili sistemine hâkim olan ilkelerden tapu sicilinin açıklığı ilkesine göre, tapu sicili herkese açıktır. Ancak, bir kimse başkasına ait tapu sicili bilgilerini incelemek ya da bu sicilden örnek almak isterse ilgisini inanılır kılması gerekir. 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’na (BEHK) göre, Türk vatandaşı olan gerçek kişiler ile Türkiye’de tescilli tüzel kişiler, ilgisini inanılır kılmasına gerek olmaksızın hem kendisiyle ilgili hem de bir başkasıyla ilgili bilgiye veya belgeye kolaylıkla ulaşabilme imkanına sahiptir. Bilgi edinme hakkı ile tapu sicilinin açıklığı ilkesine ilişkin TMK m. 1020/II hükmü, kişinin kendisiyle ilgili tapu sicil bilgilerini istemesi halinde birbirini tamamlayıcı niteliktedir. Ancak, başkasına ait tapu sicil bilgilerinin istenmesi durumunda bilgi edinme hakkı ile TMK m. 1020/II hükmü arasında ilk bakışta bir çatışma varmış gibi görünmektedir. Bu nedenle her iki kurum arasındaki ilişki ve aralarında bir çatışma olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan çalışmamızda, bilgi edinme hakkı ve tapu sicilinin açıklığı ilkesine ilişkin bilgilere yer verilerek, BEHK’de yer alan hükümlerle TMK m. 1020/II hükmünün arasındaki ilişki ve buna bağlı olarak TMK m. 1020/II hükmünün zımnen yürürlükten kalkıp kalkmadığı hususu değerlendirilmiştir.
Bilgi edinme hakkı tapu sicili aleniyet ilkesi özel hayatın gizliliği hükümler arası çatışma.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Mart 2023 |
Gönderilme Tarihi | 29 Haziran 2022 |
Kabul Tarihi | 10 Ağustos 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 72 Sayı: 1 |