Britanya’da 1948 yılında alınan bir karar ile İngiliz Milletler Topluluğu üyesi ülkelerin vatandaşlarına Britanya vatandaşlığı ve Britanya’ya serbest giriş hakkı verildi. Bu,
geçmişte Britanya sömürgesi olan ülkelerden Britanya’ya büyük bir göç dalgasını tetikledi. Birçok renkten, ulustan, inançtan ve kökenden göçmen İkinci Dünya Savaşı sonrasında piyasanın ihtiyaçları dâhilinde ‘ucuz iş gücü’ olarak kullanıldı; sonrasında ise, göçmenlerin yaşadığı sosyal, kültürel ve ekonomik sorunları konu edinen birçok edebi eser kaleme alındı. Bu noktada, bu çalışma, edebi eserlerin yazıldıkları dönemlerdeki sosyoekonomik, kültürel ve tarihsel ‘gerçekliği’ ve bütünselliği, dolaylı ve öznel bir şekilde de olsa, yansıttığı ve işlediği argümanından yola çıkarak, Sam Selvon, Zadie Smith ve Hanif Kureishi tarafından yazılan romanlardaki göçmen karakterleri inceleyip Marks’ın yabancılaşma kuramını yeniden yorumlamayı ve iki boyutlu yabancılaşma’ sürecini kavramsallaştırmayı amaçlamaktadır. Başka bir deyişle, bu çalışma sömürgecilik sonrası İngiliz romanının önemli temsilcilerinden olan bu yazarların romanlarındaki göçmen karakterlerin hem sınıfsal hem de etnik kökeninden dolayı yaşamış oldukları anlamsız ve güçsüz hissetme durumunu ‘iki boyutlu yabancılaşma’ kavramı üzerinden rasyonalize etmeye ve karakterlerin,
insanların birbirine yabancılaştığı kaotik bir ortamda, kendilerini benzer kaçış mekanizmalarıyla nasıl gerçekleştirmeye çalıştıklarını ve bu şekilde onlar’ın doğrularını içselleştirip ‘beyaz kapitalizm’e kendi rızalarıyla nasıl eklemlendiklerini somutlaştırmaya çalışacaktır.
Marksist Yabancılaşma Kuramı Post-kolonyal Teori İki Boyutlu Yabancılaşma Sam Selvon Zadie Smith Hanif Kureishi
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 18, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 27 |