This study aims to reveal the Turkish religious music practices of Jawharism, a sect based
on Qadiri and Rifai, founded in Bagcilar, Istanbul. The historical process of the establishment of
Jawharism was firstly mentioned, and then the musical activities of the "Association for the
Promotion and Sustenance of Sufi Music and Culture", which enabled it to spread in a cultural
sense, were discussed. As a result of archives, interviews and observations, the relationship of
Jawharism with music was determined, the types of music performed in the dhikr and the
compositions belonging to the lodge were identified. In addition, through the sound recordings and
note archives obtained as a result of the research, the works specific to the lodge were arranged and
notated, and it was aimed to introduce the Turkish religious music repertoire to new works. Genres
such as salawat, imamet, tasbihât, istighfar, taravih composition, odes and hymns are performed in
the lodge, and especially the compositions of salawats and tasbihâts in the maqam of uşşak, rast,
hicaz and segah are sung specifically for the lodge. Meşk evenings are also organized and many
hymns, suğl, tevşih, nefes, mersiye, etc. are practiced. Composed genres are performed. The
problem of this study is, is the relationship between dhikr and music of Jawharism compatible?
How is the statues of Jawharism in Turkish religious music?, Qualitative research methods such as
source scanning, data collection, sampling, comparison and citing sources were used in our study
determined as a method. We can express the importance of this study as the importance of
Jawharism's relationship with music, as it used music effectively and trained many musicians and
composers.
Bu çalışmada İstanbul Bağcılar’da kurulmuş, Kâdirî ve Rifâî temelli bir tarikat olan
Cevherîliğin Türk din mûsikîsi uygulamalarının ortaya konulması amaçlanmıştır. Öncelikle
Cevherîliğin kurulmasındaki tarihsel sürece değinilmiş, akabinde kültürel anlamda yayılmasını
sağlayan Tasavvuf Mûsikîsi Dernekleri Federasyonu’nun mûsikî faaliyetleri ele alınmıştır. Arşivler,
mülâkatlar ve gözlemler neticesinde Cevherîliğin mûsikî ile ilişkisi saptanmış, zikirde icrâ edilen
mûsikî türleri ve tekkeye ait besteler tespit edilmiştir. Buna ilâveten, yapılan araştırmalar sonucunda
elde edilen ses kayıtları, nota arşivleri vesilesiyle tekkeye mahsus eserler düzenlenerek notaya
alınmış ve Türk din mûsikîsi repertuvarının yeni eserlerle tanışması amaçlanmıştır. Salâvat, imâmet,
tesbihât, istiğfar, terâvih tertibi, kaside ve ilâhiler gibi türler tekkede icrâ edilmekte ve özellikle
uşşak, rast, hicaz, segah makamındaki salâvat ve tesbihâtın besteleri tekkeye mahsus olarak
okunmaktadır. Ayrıca meşk akşamları da tertip edilmekte ve birçok ilâhi, şuğl, tevşih, nefes,
mersiye vb. besteli türler okunmaktadır. Yapılan bu çalışmanın problem durumu “Cevherîliğin zikir
ve mûsikî ilişkisi uyumlu mudur? Cevherîliğin Türk din mûsikîsi’ndeki yeri nedir?” olarak tespit
edilmiştir. Yöntem olarak çalışmamızda nitel araştırma yöntemlerinden kaynak tarama, veri
toplama, örnekleme, karşılaştırma, kaynak gösterme gibi yöntemlere başvurulmuştur. Bu
çalışmanın önemini ise, Cevherîliğin mûsikîyi etkili bir şekilde kullanması, birçok mûsikîşinas ve
bestekâr yetiştirmesi sebebiyle mûsikî ile ilişkisinin önem arz etmesi olarak ifâde edebiliriz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 26 Issue: 65 |