Sanayi devrimi öncesinde dünyanın önde gelen üretim merkezi olan Çin, daha sonra Avrupa’nın yükselişi ile bu gücünü kaybetmiştir. Batı’dan gelen modernist ve kapitalist ruh karşısında Çin de diğer pek çok doğu toplumu gibi, bir hayatta kalma meselesi ile karşı karşıya kalmıştır. Bu acil ve ciddi mesele karşısında Çin, ilk önce Konfüçyüsçü kökenleri ile arasına mesafe koyarak, soğuk bir modernleşme çabasına girişmiştir. Ancak bu yolla hedeflerini gerçekleştiremeyen ülke, 1979 dönüşümü ile birlikte, bir yandan ekonomi politikalarını liberal unsurlarla bezerken, diğer yandan Konfüçyüsçü gelenekle barışmaya başlamıştır. Çin, bu süreçte Yeni Çin haline gelirken, artık Konfüçyüsçülüğün Çin’in kalkınmasına katkısı da Post-Konfüçyüsçülük argümanı ile alkışlanır durumdadır. Bu çalışmada, Konfüçyüsçülüğün zihniyet özellikleri üzerinden, iktisat zihniyetinin Çin’in dönüşümüne katkıları incelenmeye çalışılmıştır. Çin izlediği dönüşüm sürecinde bir taraftan Sosyalist zihniyet ve planlı ekonomi düsturlarını izlerken, diğer yandan kendine has ağ kapitalizmi ve serbest piyasa unsurlarını da içerisinde barındırmaktadır. Araştırmacılar açısından çözülmekte zorlanılan bu durum, Çin’in Konfüçyüsçü zihniyet yapısı incelendiğinde bir miktar daha anlaşılır hale gelmektedir. Ayrıca, Çin’deki Konfüçyüsçü iktisat zihniyetinin, sanayileşmeyi başlatamamış olsa da, sanayi kültürüne uyum sağlamada ülkeye bir avantaj sağladığı da görülmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 5 Issue: 10 |
Journal of East Asia Studies in Türkiye (JEAST)