Premenstrual syndrome is an important health issue that negatively affects girls' success at school, to attend classes, social activities and the quality of life. It is reported that there could be a relationship between complaint during premenstrual period and personality traits. This study was planned to determine the effect of the personality traits of students on complaints during premenstrual period. This descriptive cross-sectional study was conducted with 645 students that studying at Istanbul University Florence Nightingale School of Nursing and Mehmet Akif Ersoy University. The data was collected with “Personal Information Form, Cervantes Personality Scale, Premenstrual Syndrome Scale” in between April-June 2014. It has been identified that 55.8% of students live premenstrual syndrome. The most common symptoms are appetite changes, bloating, irritability, depressive mood, fatigue, pain, sleep changes, depressive thoughts and anxiety. Alcohol consumption negatively affects premenstrual complaints. Premenstrual complaints are more common in the students having dysmenorrhea, mother or sister has premenstrual complaints. There was no statistically significant difference in between extraverted/introverted personality with Premenstrual Syndrome Scale scores. When unstable personality and inconsistent response increase, premenstrual complaints increase too. Students live premenstrual complaints in medium and high level. The personality characteristics should be considered while giving nursing care.
Premenstrual sendrom, genç kızların okul başarısını, derslere devamını, sosyal aktivitelerini ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Adet öncesi dönem şikâyetlerle kişilik özellikleri arasında ilişki olabileceği bildirilmektedir. Bu çalışma kız öğrencilerde kişilik özelliklerinin premenstrual şikâyetlere etkisini belirlemek amacıyla planlanmıştır. Tanımlayıcı kesitsel nitelikteki çalışma İstanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi ve Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nde öğrenim gören 645 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Veriler “Kişisel Bilgi Formu”, “Cervantes Kişilik Ölçeği” ve “Premenstrual Sendrom Ölçeği” ile Nisan–Haziran 2014 tarihleri arasında elde edilmiştir. Öğrencilerin %55.8’inin premenstrual sendrom yaşadığı belirlenmiştir. En fazla görülen semptomlar iştah değişimleri, şişkinlik, sinirlilik, depresif duygulanım, yorgunluk, ağrı, uyku değişimleri, depresif düşünceler ve anksiyetedir. Ailenin aylık gelir durumu Premenstrual şikâyetleri etkilememektedir. Alkol kullanımı premenstrual şikâyetleri olumsuz etkilemektedir. Dismenore yaşayan, anne ve/veya kız kardeşinde premenstrual şikâyetler görülen öğrencilerde premenstrual şikâyetler daha fazladır. Dışa/İçe Dönük Olma ile Premenstrual Sendrom Ölçeği puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunamamıştır. Nörotizm ile tutarsız olma özelliği arttıkça premenstrual şikâyetler de artmaktadır. Öğrenciler premenstrual şikâyetleri orta ve yüksek düzeyde yaşamaktadır. Hemşirelik bakımı verilirken kişilik özellikleri de göz önünde bulundurulmalıdır.
Subjects | Health Care Administration |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | August 25, 2017 |
Submission Date | April 22, 2016 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 7 Issue: 1 |