Düşünme, insan beyni tarafından yerine getirilen hem fiziki hem de felsefi bir faaliyettir. İnsanı diğer canlılardan ayıran düşünme, ifadenin kaynağını oluşturur. Düşünce; düşünme sonucu varılan, düşünmenin ürünü olan görüş, mütalaa, fikir, niyet ve tasarılara verilen isimdir. Diğer bir anlatımla düşünce, dış dünyanın insan zihnindeki yansımasını ifade etmektedir. Aslında insanın bilinçli olarak yapmış olduğu tüm faaliyetlerin temelinde düşünce bir yönüyle yer almaktadır.
Düşünce özgürlüğü ise düşüncenin dış baskı ve yasaklarla sınırlandırılmaması, bunların etkisinden bağımsız olması demektir. Gerçekten de düşünce özgürlüğü, her şeyden önce, herkesin istediği kanaate sahip olmasını ifade eder. İkinci olarak düşünce sahibinin, sahip olduğu bu kanaatleri açıklamaya zorlanamamasını içerir. Üçüncü ve daha önemli olan bir husus ise, kişinin düşüncelerini açıklaması halinde bile bundan dolayı kınanamamasını kapsar. Kuşkusuz düşüncelerin açıklanması da herkesin düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, görsel ve benzeri yollarla açıklayabilmesini öngörür. Görüldüğü üzere düşünce özgürlüğü, sadece bireyin iç dünyasında kalan düşünceleri değil, düşündüklerini çeşitli yollarla açıklayabilme olanağını da kapsamaktadır. Esasen düşünce özgürlüğünden de anlaşılan budur. Önemli olan düşüncenin ifade edilmesi anlamında düşünce özgürlüğüdür. Siyasal katılım ve kanaatler açısından önemli olan da düşünce özgürlüğünün bu yönüdür.
Pek çok esere konu olan ve tarih boyunca tartışılan bir kavram olarak düşünce özgürlüğü çok kapsamlı bir kavram olarak karşımızda durmaktadır. Bu kadar kapsamlı bir kavramı makale düzeyinde anlatılabilmesi kuşkusuz mümkün değildir. Amacımız düşünce özgürlüğünü bütün boyutları ile açıklamak değildir. Sadece siyasal katılım ve bu bağlamda kanaatlere etkisi bakımından çok önemli bir insan hakkı olan düşünce özgürlüğünü, bu yönüyle ana hatlarıyla sunmaktır. Böylece düşünce özgürlüğünün siyasal katılım açısından taşıdığı önemi vurgulamaktır. Özellikle siyasal katılıma etki eden temel bir unsur olarak kanaatlerin oluşumunda; düşünce özgürlüğünün oynadığı role dikkat çekmek makalenin temel amacını oluşturmaktadır.
Makalede izlenen plan çerçevesinde öncelikle kanaatler ve düşünce özgürlüğü ilişkisi üzerinde durulacaktır; devamında düşünce özgürlüğünün içeriği hakkında bilgi verilecektir. Özellikle düşünce özgürlüğü ile yakından bağlantılı haklar olarak karşımıza çıkan; kitle iletişim özgürlüğü, bilim-sanat özgürlüğü ve ifade özgürlüğü hakkında bu bağlantısını ortaya koyacak bilgiler sunulacaktır. Yanı sıra düşünce özgürlüğünün totaliter, otoriter ve demokratik sistemlerde nasıl sınırlandığı belirlenecektir. Demokratik sistemlerde düşünce özgürlüğünün sınırları anlatılırken Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi temelinde konu ele alınmıştır. Makalemiz Türkiye’de düşünce özgürlüğünün tarihi süreçte geçirdiği evrelerin anayasal plandaki yansımalarının takip edilmesi ile sonuçlandırlacaktır.
Kanaatler ve Düşünce Özgürlüğü Kitle İletişim Özgürlüğü Bilim ve Sanat Özgürlüğü İfade Özgürlüğü TOTALİTER VE OTORİTER SİSTEMLER
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2017 |
Submission Date | September 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: XXI Issue: 3-4 |