Bu makalede, haritanın mimarlıkta yalnızca temsil değil aynı zamanda tasarım aracı olduğu ortaya koyulmaktadır. Bununla birlikte, harita genellikle temsil aracı olarak görülmektedir. Ancak haritanın mimari tasarım sürecinde araçsallaştırılması onun bir tasarım aracı olmasını ve tasarımı oluşturmasını sağlamaktadır. Böylece yaratıcı haritalar ortaya çıkmıştır. Makalede yaratıcı haritalar zihinsel, kuramsal, şekilsel, anlatımsal, algısal, imgesel, işlevsel, dizinsel, ilişkisel ve etkileşimsel haritalar olarak tartışılmaktadır. Zihinsel haritalar, kentsel ve mimari mekânın yalnızca fiziksel değil aynı zamanda zihinsel bir oluşum olarak ele alınmasını sağlamıştır. Kuramsal haritalar, mekânın kuramsal ve tasarımsal oluşumunu ortaya koymaktadır. Şekilsel haritalar, bu oluşumu kentsel boşluk ve doluluk ilişkisine dayandırmıştır. Anlatımsal haritalar, tasarımların bir dizi anlatıya ve olaya göre oluşmasına ortam hazırlamaktadır. Algısal haritalar, mekân algısının ve tasarım anlayışının değişmesine yol açmaktadır. İmgesel haritalar, tasarımları etkisi ve hayal gücü yüksek olan imgelerle oluşturmaktadır. İşlevsel haritalar, tasarımların işlevler arasında kurulan ilişkilere göre oluşmasını sağlamaktadır. Dizinsel haritalar, tasarımları oluşturan işlevsel, biçimsel ya da bağlamsal ilişkileri bilgisayar teknolojileri aracılığıyla bir dizi veri haline getirmiştir. İlişkisel haritalar, dizinlenen veriler arasında çok değişken ilişkilerin olduğunu; tasarımı bu ilişkilerin oluşturduğunu göstermiştir. Etkileşimsel haritalar ise tasarımı oluşturan ilişkilerin değişmesine ve değişen ilişkilere göre tasarımın yeniden şekillenmesine aracılık etmiştir. Bu nedenle, makalede haritayı mimarlık alanında yalnızca bir temsil aracı olmaya indirgeyen bakış açısının değişmesi gerektiği belirtilmektedir. Mimarlıkta harita, temsil ve tasarım aracı olduğunda yaratıcı bir araç haline gelmektedir.
It is suggested in this paper that map is both a tool of representation and design in architecture. But it is mainly used as a tool of representation. However, it becomes a tool of design by being instrumentalized during the architectural design process. Creative maps, therefore, emerge in architecture. These maps are discussed as mental, theoretical, narrative, formal, imaginative, functional, indexical and relational maps in the paper. Mental maps enable urban and architectural space to be considered not only as physical but also mental designs in architecture. Theoretical maps reveal conceptual and formal codes of designs. Formal maps lead designs to be created through the solid and void relations in the city. Narrative maps promote designs to be formed by a sequence of narrations and events. Imaginative maps enhance the imaginary effects of designs through effective and creative images. Functional maps pave the way for designs to be created according to the different relations between different functions. Indexical maps turn functional, formal or environmental relations into a sequence of data by using computer technologies. And finally, relational maps indicate that there are various relations between the indexed data. Architectural designs are created due to all these relations. So, it is revealed in the paper that the conventional perspective on the maps restricted them to be only a tool of representation should change in architecture. Architectural maps become creative when they are used as the tools of representation and design.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Architecture |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 30, 2021 |
Submission Date | September 17, 2020 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 4 Issue: 1 |