Ceza hukukunda şahsilik ilkesinin istisnalarından bir tanesi kasamedir. Klasik fıkıh kitaplarında kasamenin yalnızca fail-i meçhul katllerde cari olduğu ifade edilmektedir. Ancak Osmanlı uygulamasında fail-i meçhul katllere ek olarak mala yönelik haksız fiillerde de kasame uygulaması söz konusudur. Kasamenin etki alanının genişletilmesi, bahçe, orman ve benzeri alanlarda fail-i meçhul yangın ve tahribatların artması ve bu durumda köy halkının zarara uğraması sonucu gerçekleşmiştir. Fail-i meçhul mala zarar vermelerde meydana gelen yüksek bedelli tahribatın sorumluluğunun, köy ahalisine eşit olarak dağıtılması sonucunda tazminatın tesiri azaltılmış olmaktadır. Ayrıca tüm mahalle veya köyün fail-i meçhul tahribatlardan sorumlu olması sebebiyle ahalinin haksız fiillere karşı daha dikkatli olması ve böyle bir durumda failin ihbar edilmesini kolaylaştırmıştır.
Kanunnamelerde de yer alan mala yönelik kasame uygulaması, Osmanlıda zorunluluk dolayısıyla kıyasen caiz görülmüştür. Bu konuda çıkarılan irade-i seniyyelerde kıyas, zorunluluk ve maslahata atıf yapılmıştır. İrade-i seniyye taleplerinin bazılarında mala yönelik haksız fiillerde kasame uygulamasının söz konusu olamayacağına ilişkin kayıtlar da bulunmaktadır.
Osmanlı Devleti’nde Tanzimat Döneminin son çeyreğinde mala yönelik kasame uygulaması ile alakalı irade-i seniyyeler çıkarılmıştır. Kasame uygulaması özellikle otluk, samanlık, elma, dut, erik, fındık, incir gibi meyve ağaçlarının bulunduğu bahçeler hakkında cari hale getirilmiştir.
One of the exceptions to the principle of personality in criminal law is the kasame In classical fiqh books, it is stated that kasame is valid only in unsolved murders. However, in the Ottoman practice, in addition to the unsolved murders, there is also the kasame of tortious acts against property. The expansion of the scope of the kasame was a result of the increase in unidentified fires and destruction of gardens, forests and similar areas, which caused damage to the villagers. The effect of the compensation is reduced as the responsibility for the high-cost damage caused by the damage to the unsolved property is distributed equally to the villagers. In addition, since the entire neighborhood or village is responsible for unsolved destruction, it has made it easier for the people to be more careful about tortious acts and to report the perpetrator in such a case.
The practice of kasame for goods, which is also included in the Kanunnames, was seen as permissible by comparison in the Ottoman Empire due to necessity. References are made to comparison, necessity and interest in the will-i seniyyes issued on this subject. In some of the will-i-seniyye requests, there are also records that the application of kasame cannot be in question in wrongful acts against property.
During the Tanzimat Period, regulations were made regarding the cashier application for goods. Kasame was made current especially about grassland, haystack, apple, mulberry, plum, hazelnut and fig orchards.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2025 |
Submission Date | February 13, 2025 |
Acceptance Date | April 25, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 15 Issue: 1 |