The formation
of sustainable habitats and the preservation of these occurrences are
considered as a phenomenon that contrasts with globalization. While the
conservation of local heritage is aimed at cittaslows, globalization aims at a
constant change. At this point; it is necessary to accept the difficulty of
building new cittaslows and protecting existing ones as our time is the age of
globalization. In spite of this
hallenge, the cittaslow approach is a kind that aims to preserve the original
values of cities in the face of globalization and to provide more habitable
living spaces. This approach should aimed at in spite of the greatest obstacle
of globalization against it. From this point of view, the study first tried to
determine conceptual framework by making literature studies about the concept
of "cittaslow" which contradicts the essence of globalization. Later
on, studies on the cittaslow Seferihisar, which received the title of "the
first cittaslow" of our country, were examined. Seferihisar’s current resistance to
globalization and how much resistance it can show in the following processes
were tried to be analysed, the problems in this regard were questioned and
suggestions were made. It has been emphasized in the last part of the study,
that Seferihisar District, which has completed the first phase of being a
member of a cittaslow union, needs more municipal- citizen integration in order
to maintain its title as a cittaslow, to protect the locality and to avoid
being lost in the globalization cycle.
Sürdürülebilir yaşam alanlarının oluşumu ve bu oluşumların
korunması süreci küreselleşme ile zıtlık içeren bir olgu olarak kabul
edilmektedir. Sakin kentlerde yerel mirası korumayı hedeflerken, küreselleşme
sürekli bir değişimi amaçlamaktadır. Bu noktada; çağımızın küreselleşme çağı
olduğu gerçeğinden hareketle yeni sakin kentler oluşturmak ve var olan sakin
kentleri koruyabilmenin zorluğunu kabul etmek gerekir. Bu zorluğa rağmen sakin
kent yaklaşımı; küreselleşme karşısında kentlerin özgün değerlerini koruyan ve
daha yaşanılabilir yaşam alanlarını amaçlayan bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım,
önündeki en büyük engel olan küreselleşmeye rağmen amaçlanmalıdır. Bu noktada
çalışmada ilk olarak küreselleşmenin özüne aykırı olan “sakin kent” kavramı ile
ilgili literatür çalışmaları yapılarak kavramsal çerçeve belirlenmeye
çalışılmıştır. Daha sonra ülkemizin “ilk sakin kenti” unvanını alan Seferihisar
ilçesinin sakin kente yönelik çalışmaları incelenerek, ilçenin küreselleşmeye
karşı mevcut direnci ve sonraki süreçlerdeki ne kadar direnebileceği analiz
edilmeye, sorunlar sorgulanmaya ve önerilerde bulunulmaya çalışılmıştır.
Çalışmanın sonuç bölümünde özellikle sakin kent birliğine üye olmakla başlayan
ilk aşamayı tamamlayan Seferihisar ilçesinin, aldığı sakin kent ünvanını devam
ettirebilmek için bundan sonraki süreçte yereli korumak, küreselleşme
döngüsünde kaybolmamak adına daha fazla belediye-vatandaş bütünleşmesine
ihtiyacı olacağı noktasına vurgu yapılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 9 Sayı: 25 |