Müslüman bilginler, tarih boyunca iman-küfür sınırını tayin eden elfâz-ı küfür ve dinen sakıncalı bulunan sözler hakkında eserler telif ederek, yaşadıkları toplumun din anlayışını gözler önüne sermişlerdir. Bu çalışma, Ebû Alî es-Sekûnî’nin Lahnü’l-avâm adlı eserini metin analizine tabi tutarak modern dönem çalışmalarında ihmal edilen Mağrib toplumunun din algısını çeşitli örnekler üzerinden takdim etme çabasıdır. Sekûnî’nin yaşadığı toplumu gözeterek kaleme aldığı eserindeki temel hedefi ve zihni arka planı belirlemek adına, öncelikle onun Mâlikî-Eş‘arî kimliği üzerinde durularak dini aidiyet dünyası belirlenmiştir. İmanı bir bilgi konusu olarak ele aldığı görülen Sekûnî, Lahnü’l-avam’ında Mağrib toplumunun gündelik yaşantısında açığa çıkan yaklaşık iki yüz kadar halk deyişini derlemiş, bunların tevhid düşüncesiyle bağdaşmayan veçhelerini ve küfürle ilişkili boyutlarını ortaya koymuştur. Eserde Mu‘tezile, Kerrâmiye gibi İslâm mezhepleri ile mutasavvıflar, şairler, astrologlar gibi diğer entelektüel kesimler toplum itikadını yanlış yönlendirdikleri gerekçesiyle hedef alınmıştır. Eser, iman, teşbih, tecsim, müteşâbih nasların tevili, hulûl anlayışı gibi konularda toplum inancının sahih bir yöne çevrilmesi adına akâid formunda bir Eş‘arîliğe çağrı şeklinde yorumlanabilir.
Throughout the history, Muslim scholars have displayed the religious understanding of the society in which they live in by writing books about words of infidelity and religiously objectionable words that determine the border between faith and blasphemy. This study is an effort to present the religious perception of the Maghrib society, which has been neglected in modern period studies, through various examples, by subjecting the work of Abū ‘Alī as-Sakūnī named Lahn al-‘awām to text analysis. In order to determine the main goal and mental background of Sakūnī's work, which he wrote taking into account the society in which he lived, the world of religious belonging was determined primarily by focusing on his Mālikī-Ash‘arī identity. Sakūnī, who is seen to treat faith as a subject of knowledge, compiled about two hundred folk sayings revealed in the daily life of Maghrib society in his work of Lahn ‘al-awām, revealing aspects of them that are incompatible with the idea of tawḥīd and the dimensions associated with blasphemy. In the work, Islamic sects such as Muʿtazila, Karrāmiyya and other intellectual segments such as ṣūfis, poets, astrologers are targeted on the grounds that they mislead the creed of society. The work can be interpreted as an invitation to Ash'arism in the form of ‘aqā’id in order to turn the community's belief in a correct direction on issues such as faith, tashbīh, tajsīm, the interpretation of mutashābih verses and the understanding of hulūl.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Sects |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2023 |
Submission Date | September 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 3 Issue: 2 |
İdrak, is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).