Ücretsiz emeğin yaygın görünümü olan ev içi emek birçok ülkede yaygındır. Ev içi emeğin büyük bir kısmı ev hanımları tarafından gerçekleştirilmektedir. Ev hanımlarının gereğine uygun bir sosyal güvenceden, düzenli bir gelirden ve emeklilik planlarından yoksun yaşamları gelecekleri açısından belirsizlik yaratmaktadır. Toplumu dönüştürmek için işlevsel bir araç olan hukuk, bu tür toplumsal eşitsizlikleri değiştirecek bir işleve sahiptir. Bu makalede, hukukun ev içi emek sorunlarını çözmek için nasıl çözümler sunabileceğini tartışacağız. Feminist duruş kuramına dayanan bu makale, bilimsel yöntemlerin ev içi emek sorunlarının anlaşılmasına ve yerinde düzenlemelerle giderilmesine nasıl katkıda bulunabileceğini araştırmaktadır. Feminist duruş kuramı, bilginin sosyal olarak konumlandırıldığını ileri sürer. Kadınlar gibi marjinalleştirilmiş grupların, yaşadıkları deneyimler nedeniyle sosyal ve siyasi meselelerin benzersiz bir şekilde farkında olduklarını iddia eder. Bu teoriye göre, araştırma bu marjinalleştirilmiş bireylerin bakış açısından başlamalıdır. Bu sayede önyargılar ele alınabilir ve daha adil bir topluma ulaşılabilir. Özünde, bilimsel araştırmanın geleneksel nesnelliğine meydan okur ve farklı perspektiflerin önemini vurgular. Bu bağlamda makalede, kadınların sorunlarının ele alınmasında kanıtlardan etkilenen politikaların önemini vurgulamaktadır. Konuya ilişkin incelemeler yaparken Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ile mücadelede kaydettiği ilerlemeyi örneklerle paylaşacağız. Makalede, Türkiye’de kadın hakları alanında kaydedilen ilerlemeleri geriletmek isteyen erkek hakları hareketinin muhalefeti de değerlendirilmektedir. Ancak, özellikle mal paylaşımı düzenlemelerine ilişkin argümanlarının kanıta dayanmaktan ziyade ideolojik olduğunu savunmaktadır. Makalemizde, ev içi emekçilerin sorunlarına olumsuz etkisi olan birçok unsurdan biri olan yasal mal rejimine odaklanacağız. Çözüm olarak da Medeni Kanun’da bazı değişiklikler önereceğiz.
Domestic labour, a well-known form of unpaid labour, is widespread throughout many countries. Most domestic labour is performed mostly by housewives. Housewives often face uncertainty about their future because of a lack of adequate social security, regular income, and retirement plans. As a functional tool for transforming society, law plays a role in changing such social inequalities. In this article, we discuss how law can offer remedies to fix domestic labour problems. Drawing on feminist standpoint theory, this article explores how scientific methods can contribute to understanding and redressing domestic labour problems with to-the-point regulations. Feminist Standpoint Theory asserts that knowledge is socially situated. It contends that marginalised groups, such as women, are uniquely aware of social and political issues because of their lived experiences. According to this theory, research should begin from the standpoint of these marginalised individuals. By doing so, biases can be addressed, and a more just society can be achieved. In essence, it challenges the traditional objectivity of scientific research and emphasises the importance of diverse perspectives. In this context, this article discusses the significance of evidence-influenced policies in addressing women’s problems. While doing so, we will present the progress of Türkiye with examples of its efforts to tackle gender inequalities. The article acknowledges opposition from the men’s right movement, which seeks to reverse advancements in women’s rights in Türkiye. However, it argues that their arguments are ideological rather than based on evidence, particularly regarding property division laws. In this article, we focus on the matrimonial property regime, which is one of the many negative contributors to the problems of the performers of domestic labour. As a remedy, we propose amendments to the Civil Code.
Domestic Labour Unpaid Labour Housewives Gender Inequalities and the Matrimonial Property Regime
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Law in Context (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | September 26, 2024 |
Submission Date | March 27, 2024 |
Acceptance Date | September 2, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 82 Issue: 3 |