Diplomasi, iki ülke ilişkilerinin kurulması ve sürekliliği için yürünebilecek en sağlam yoldur. Diplomatik misyon ve ev sahibi ülke arasında karşılıklı tanınan haklar oldukça önemlidir. Ancak herkes tarafından bilinen ve üzerinde fazla konuşulmayan bir mevzu vardır. Bu da, diplomatların zaman zaman sahip olduğu dokunulmazlığı kullanarak, sınırlarını aşmasıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açılmasından beş gün sonra, Bolşevik Rusyası’nın işgali ile Azerbaycan’daki milli hükümet düştü ve Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti (AzSSC) ilan edildi. AzSSC’nin kuruluşu itibariyle, yöneticiler bütün emirleri Moskova’dan almaktaydı. Diplomasi ve istihbarat birimleri tümüyle Moskova’nın kontrolü altındaydı. 1917 Ekim Devrimi sonrasında Rusya Bolşevikleri, diğer devletlerce tanınmak ve o ülkelerde diplomatik misyonlar vasıtasıyla ilişkileri geliştirmek için çalışıyordu. Diğer devletler tarafından tanınma arzusuna sahip olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Rusya Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti (RSFSC) vakit kaybetmeden birbirlerini tanıdılar ve diplomatik misyonlarını oluşturmaya başladılar. Moskova’nın onayı ile AzSSC’nin temsilcisi İbrahim Ebilov Ankara’ya geldi ve diplomatik misyonun kuruluş çalışmalarına başladı. Ebilov, Ankara’ya gelir gelmez, ticari ilişkilerin kurulması adına ‘Ticaret Şubesi’ni kurdu. Büyükelçiliğe bağlı bu birimin çalışanları, ticaret adı altında ilişkiler kurarak istihbarat bilgisi toplamaktaydılar. Bu makalede Ebilov’un üstleri ile olan yazışmaları kaynak olarak kullanıldı. Bu mektuplardan anlaşıldığı üzere, Ebilov üstlerinden belirli alanlarda bilgi toplaması için emirler almaktaydı. Siyasi, askeri, ekonomik, toplumsal meselelerden istihbarat toplamasının yanı sıra, Rusya ve Azerbaycan’dan kaçan karşı devrimciler hakkında da bilgi toplamaktaydı. Özellikler Kars’taki Konsolosu İslam Hacıbeyli’ye mektupla verdiği talimatlardan, bölgedeki askeri birlikler ve karşı devrimciler hakkında bilgiler toplamasını istediğini görebiliriz. Ebilov’un yazışmaları daha önce de çalışılmış olmasına rağmen, bu çalışmalarda daha çok Ebilov’un AzSSC ve TBMM ilişkilerine katkıları üzerinde durulmuştur. Ebilov’un Ankara’da bulunduğu süreyi romantik bağlamda ele alan ve Atatürk’e yaklaşımlarını ‘dostluk’ olarak tanımlayan diğer çalışmaların aksine, bu bildiride realist bir bakış açısıyla bir diplomatın davranması gerektiği gibi dostane davranarak ülkesi için istihbarat toplama çalışmaları ele alınıyor.
Diplomacy is the most reliable path for establishing and maintaining relations between two countries. The mutual rights recognized between a diplomatic mission and the host country are of great significance. However, there is a well-known yet less-discussed issue: diplomats occasionally exceed their limits by leveraging their immunity. Five days after the opening of the Grand National Assembly of Turkey (GNAT), the national government in Azerbaijan fell due to the Bolshevik occupation, and the Azerbaijan Soviet Socialist Republic (AzSSR) was declared. From its inception, the ASSR's administration received all orders from Moscow. And, both diplomacy and intelligence units were entirely under Moscow's control. Following the October Revolution of 1917, the Bolsheviks in Russia sought recognition by other states and worked to develop relations through diplomatic missions. Amidst wishes over international recognition, the Government of the Grand National Assembly of Turkey and the Russian Socialist Federative Soviet Republic (RSFSR) quickly recognized one another and began establishing diplomatic missions. With Moscow's approval, Ibrahim Abilov, the representative of the Azerbaijan SSR, arrived in Ankara and initiated efforts to establish the diplomatic mission. Upon his arrival in Ankara, Abilov established a "Trade Office" to foster commercial relations. Employees of this unit, which was attached to the embassy, engaged in intelligence gatherings under the guise of trade relations. This paper uses Abilov's correspondence with his superiors as a primary source. These letters reveal that Abilov received orders to gather information in specific areas. He collected intelligence not only on political, military, economic, and social issues but also on counterrevolutionaries fleeing Russia and Azerbaijan. Particularly notable are Abilov’s instructions to the Consul in Kars, Islam Hacibeyli, as seen in his letters. These directives emphasized gathering information about military units and counterrevolutionaries in the region. Although previous studies have examined Abilov's correspondence, they primarily focused on his contributions to relations between the AzSSR and the GNAT. Unlike other studies that romanticize Abilov's time in Ankara and describe his interactions with Atatürk as "friendship," this paper adopts a realist perspective. It highlights Abilov's intelligence-gathering efforts, portraying him as a diplomat who acted amicably to serve his country's interests.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Late Modern Russian History |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | February 28, 2025 |
Submission Date | November 17, 2024 |
Acceptance Date | February 17, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 7 Issue: 1 |
International Journal of Volga - Ural and Turkestan Studies
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-No Derivatives 4.0 (CC BY-NC-ND 4.0) International License.