Türkiye, tarihin en önemli antik uygarlıklarına ev sahipliği yapmaktadır. Kadim medeniyetlerin, ilk çağ medeniyetlerinin, büyük imparatorlukların ve devletlerin beşiği olan bu toprakların iyi korunması hem Türkiye hem de dünya tarihi için çok önemlidir. Çalışma, kültürel alanların geleneksel güvenlik ihtiyaçları dışında, bu alanların güvenliğinde yeni teknolojilerin kullanılması, kültürel bölgelerin çekiciliğinin artırılması, çevre, yapı, eser ve ziyaretçilerin güvenliği gibi birçok farklı konuyu kapsamaktadır. Bu araştırmanın birincil amacı, üç büyük arkeolojik alanın güvenlik ve güvenlik risklerini belirlemektir. Bu amaçla Nemrut Dağı, Perre Antik Kenti ve Göbeklitepe arkeolojik alanlarında gözlemsel bir çalışma yapılmıştır. Saha notlarının analizi, bu üç büyük arkeolojik alanın karşı karşıya olduğu risklerin, kurumsal ve yapısal riskler, doğal riskler ve insan faaliyetlerinin yol açtığı riskler olmak üzere üç temel başlıkta özetlenebileceğini göstermiştir. Araştırma sonuçları makalede tartışılmaktadır.
Turkey is home to the most prominent ancient civilizations in history. It is crucial both for Turkey and world history that these lands, which have been the cradle of ancient civilizations, first-age civilizations, great empires, and states, should be preserved well. Apart from the traditional security needs of cultural areas, the study covers many different issues such as using new technologies in the security of these areas, increasing the attractiveness of the cultural regions as well as the safety of the environment, structure, and artefacts and visitors. The primary goal of this research was to identify the security and safety risks of three major archaeological sites. To that end, an observational study was conducted at the archaeological sites Mount Nemrut, the Ancient City of Perre and Göbeklitepe. Analysis of field notes suggested that risks that these three major archaeological sites face could be summarised as institutional and structural risks, natural risks and human activity-related risks. Research implications are discussed in the paper.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | September 22, 2021 |
Submission Date | August 17, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 55 |