Tüm dünyayı etkisi altına alan ve toplum yaşamını derinden etkileyen Covid-19 salgını tedbirli yaşamayı da gerekli kılmaktadır. Virüsten korunmak için kişisel önlemlerin yanı sıra toplumsal önlemlere de ihtiyaç duyulmaktadır. Türkiye’de nüfusunun yoğun olduğu 30 büyükşehir ile Zonguldak illerinde bilim kurulunun önerileri doğrultusunda virüsün yayılımını önlemek amacıyla hafta sonları ve bazı günler sokağa çıkma kısıtlamaları uygulanmaktadır. Sokağa çıkma kısıtlamanın duyurulması ile insanların fırınlara, marketlere hücum etmesi, sosyal mesafenin ortadan kalkması, yaşanan kavgalar medyada tartışma konusu olmuştur. Sokağa çıkma kısıtlamaları ve yaşanan olaylar gazetelerdeki köşe yazarlarının yazılarına da konu edinilmiştir. Medya, kamuoyunu bilgilendirme, toplumsal algıyı yönetme açısından önemli bir işleve sahiptir. Köşe yazarlarının toplumu nasıl bilgilendirdikleri ve algıyı nasıl yönettikleri araştırılması gereken bir konudur. Çalışmada farklı ideolojik yayın anlayışına sahip Habertürk, Sözcü, Sabah gazetelerinden köşe yazarlarının 11-12 Nisan 2020 tarihli nüshalarında konu ile ilgili olarak yazdıkları yazılar incelenmiştir. Habertürk Gazetesinden Fatih Altaylı, Sözcü Gazetesinden Yılmaz Özdil ve Sabah Gazetesinden Melih Altınok’un iki günlük köşe yazıları örneklem olarak seçilmiştir. Retorik kuram çerçevesinde tanımlama, mecaz kullanımı, metonomi kullanımı, lakap kullanımı, sürü mantığı yaratma, örtmece, korku çekiciliği, dramatizasyon ve paralellik kurma olmak üzere on farklı boyuttan köşe yazıları ele alınmıştır. Çalışma sonucu ortaya çıkan bulgulara göre köşe yazılarında retorik unsurlarından en çok metonomi ve metaforun kullanıldığı görülmüştür. Fatih Altaylı’nın köşe yazılarında retorik unsurlardan; korku ve endişe uyandırma, metafor, metonomi, Yılmaz Özdil’in köşe yazılarında dramatizasyon, lakap kullanımı, sürü mantığına bürünme, Melih Altıok’un köşe yazılarında metonomi, kanıt gösterme, sürü mantığına bürünme gibi unsurların kullanıldığı belirlenmiştir. Salgın dolayısıyla sokağa çıkma yasağı sonrasında, sokaklardaki insanların korku ve panik hali kullanılan dile de yansıtılmıştır.
The Covid-19 epidemic, which has deeply affected public life requires people to live cautiously. In addition to personal measures, social measures are needed to be protected against the virus. On weekends with some other determined days, curfews are applied on 30 metropolitan cities along with Zonguldak, in line with recommendations of the scientific committee. After the curfew was announced, in less than no time, people became crowded in bakeries and groceries. Most of them did not obey the rule of social distancing and in some places, fights have been occured between people in that turmoil. Curfews and such incidents have also been the subjects of some columnists. Media has an important function in terms of informing people and affecting perception. How columnists inform society and manage perception are important issues that needs to be analyzed. In this study, the columns are examined written on 11-12 April 2020 in three different newspapers that have different ideological orientations; Habertürk, Sözcü, and Sabah. The columns of Fatih Altaylı from Habertürk, Yılmaz Özdil from Sözcü and Metin Altınok from Sabah were selected as samples. These columns are examined via ten different dimensions used in rhetorical theory: definition, use of metaphor, use of metonomy, use of nickname, creating herd logic, euphemism, appeal of fear, dramatization and parallelism. According to the findings, metonomy and metaphor are the most used elements in the columns. It has been seen that; fear, anxiety, metaphor, and metonomy are preferred by Habertürk; dramatization, use of nickname, herd logic are choosed by Sözcü; metonomy, praise, showing evidence are used by Sabah. After the curfew, the fear and panic of the people on the streets are also reflected in the language used by the columnists.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2022 |
Gönderilme Tarihi | 30 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 1 |