Türkiye’de spor kulüpleri XX. yüzyıl başlarından itibaren kuruldu. Bu kulüpler 1909 yılında Cemiyetler Kanunu’nun çıkarılmasından sonra resmiyet kazandı. Spor kulüpleri; atletizm, eskrim, güreş, jimnastik gibi farklı dallarda faaliyet göstermekteydi. Toplumun en çok ilgisini çeken spor dalı ise futboldu. Spor kulüpleri başlangıçta gayrimüslimler tarafından kurulmuştu. Bu kulüpler kendi aralarında çeşitli müsabakalar düzenleyip gösteriler yapıyorlardı. Bu, spor karşılaşmalarından etkilenen Müslümanların da spor kulüpleri kurmasına zemin hazırladı. İstanbul’da kurulan Moda, Elpis, Imogene ve Kadıköy(Union) adlı İngiliz ve Rum takımları 1904 yılında kendi aralarında “İstanbul Futbol Birliği” adını verdikleri bir lig kurdular. Bu lige, 1905’te “Galatasaray”, ve 1908’de “Fenerbahçe” takımları katıldı. 1910 yılında ligdeki takım sayısı arttı ve bazı sorunlar ortaya çıktı. Bunun üzerine lig, “İstanbul Futbol Kulüpleri Ligi” adıyla yeniden örgütlendi ve Pazar ve Cuma ligi olarak ikiye ayrıldı. Spor kulüplerinin etnik bir kimlikle ortaya çıktığı ve bunun Osmanlı Devleti’nin Balkan Savaşları’nı kaybetmesiyle daha da belirginleştiği görülmektedir. Kulüplerin renklerini ve sembollerini etnik ayrımcılık anlayışıyla belirledikleri görüldü. Türkiye’de bir futbol ligi ilk defa 1899 yılında İzmir’de kurulmuştu. Burada Türk kulüpleri biraz daha geç açıldı. İzmir ligine, 1912 yılında kurulan Karşıyaka ve 1914 yılında kurulan Altay kulüpleri Türk takımı oldukları gerekçesiyle kabul edilmediler.
Türkiye’de spor kulüpleri XX. yüzyıl başlarından itibaren kuruldu. Bu kulüpler 1909 yılında Cemiyetler Kanunu’nun çıkarılmasından sonra resmiyet kazandı. Spor kulüpleri; atletizm, eskrim, güreş, jimnastik gibi farklı dallarda faaliyet göstermekteydi. Toplumun en çok ilgisini çeken spor dalı ise futboldu. Spor kulüpleri başlangıçta gayrimüslimler tarafından kurulmuştu. Bu kulüpler kendi aralarında çeşitli müsabakalar düzenleyip gösteriler yapıyorlardı. Bu, spor karşılaşmalarından etkilenen Müslümanların da spor kulüpleri kurmasına zemin hazırladı. İstanbul’da kurulan Moda, Elpis, Imogene ve Kadıköy(Union) adlı İngiliz ve Rum takımları 1904 yılında kendi aralarında “İstanbul Futbol Birliği” adını verdikleri bir lig kurdular. Bu lige, 1905’te “Galatasaray”, ve 1908’de “Fenerbahçe” takımları katıldı. 1910 yılında ligdeki takım sayısı arttı ve bazı sorunlar ortaya çıktı. Bunun üzerine lig, “İstanbul Futbol Kulüpleri Ligi” adıyla yeniden örgütlendi ve Pazar ve Cuma ligi olarak ikiye ayrıldı. Spor kulüplerinin etnik bir kimlikle ortaya çıktığı ve bunun Osmanlı Devleti’nin Balkan Savaşları’nı kaybetmesiyle daha da belirginleştiği görülmektedir. Kulüplerin renklerini ve sembollerini etnik ayrımcılık anlayışıyla belirledikleri görüldü. Türkiye’de bir futbol ligi ilk defa 1899 yılında İzmir’de kurulmuştu. Burada Türk kulüpleri biraz daha geç açıldı. İzmir ligine, 1912 yılında kurulan Karşıyaka ve 1914 yılında kurulan Altay kulüpleri Türk takımı oldukları gerekçesiyle kabul edilmediler
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | August 25, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume 4 (Special Issue 1) |