Akide, mezheplerin üzerine bina edildiği temel ilkeler arasındadır. İslami ilimlerde yöntem, kaide ve esasların belirlenmesinde inancın etkisi, izaha gerek duyulmayacak kadar açıktır. İlimde izlenen yöntem gibi benimsenen düşüncenin de etkisi önemlidir. Arap gramerinin (nahiv) sistemleşme sürecinde kelâmî düşüncenin, Kur’an’daki bazı ayetlerin te’viline ve nahvî kural veya ıstılahlara etkisi olduğu söylenebilir. Arap dil ve gramerinin sistemleşmesinde etkisi görülen dilcilerin büyük çoğunluğu Muʽtezilî düşünce özellikle Arap olmayan âlimlerde gözüktüğünden bu noktadan Arap nahvine yaptığı etki veya katkılar göz ardı edilmemesi gerekir. Muʽtezilî düşünceye sahip dilcilerin, bazen benimsenen iʽtikat veya mezhepsel düşünceleri çerçevesinde gramere de müdahale ettikleri görülmektedir. Muʽtezile’nin teolojik kaygılardan veya mezhep düşüncesini savunmak ve haklılığını ispat etmek adına, Ehl-i sünnet ile özellikle ayet yorum veya te’vilinde çeliştiği gözlenmektedir. Muʽtezile’nin dil ve gramerin doğallığı ile bazen çelişebilen akli veya felsefi yorumlarının, Arap gramerinin gelişmesine ve sistemleşmesine bir derece etki ve katkısı ile beraber bu kelâmî düşüncenin dile ve dil yorumuna farklı bir yorum getirdiği söylenebilir. Ehl-i sünnet ile Muʽtezile arasında genelde mezhep ve yaklaşım farklılığından kaynaklı değişik alanlarda yaşanan yorum farklılığının dil ve gramer alanına da taşındığına şahit olmaktayız. Bu çalışmanın i’tikat-dil etkileşimini meselesine farklı açılardan bir derece katkısı olması umulmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 7 Issue: 1 |