Tekirdağ İlçesi’nin 9 km güneybatısında, Barbaros limanın yakınlarında, 2013-2015 yılları arasında Tekirdağ Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü tarafından yürütülen sondaj kazıları, antik bir yerleşimin küçük bir bölümünü açığa çıkarmıştır. Bu kazılardan elde edilen ilk sonuçlar birkaç atölye, küçük işlikler ve depo odası kalıntılarını içerir. Propontis ve daha ötedeki Prokonnesos adasına bakan, çevresine hakim bir tepenin kıyısında ve yamaçlarında bulunan Barbaros ve çevresinde 19. yüzyılın sonundan itibaren gezginler, Bizans Dönemi’ne ait epigrafik verilerin yanı sıra çeşitli yapı kalıntılarından da bahsetmişlerdir. Sondaj kazılarının sonuçları da, Bizans Dönemi’nde antik yerleşmenin güneye doğru genişlemesi hakkında bir fikir vermektedir. Kazılan alanın hatırı sayılır bir kısmı, 2015 yılının sonunda birinci derece arkeolojik sit alanı olarak koruma altına alınmıştır. Bu da gelecekte gerçekleştirilecek arkeolojik çalışmalar için sağlam bir zemin oluşturmaktadır. Antik kentin kurulduğu arazinin kapsamlı bir topoğrafik haritasının çıkarılması, gelecekteki çalışmalar için bir öncelik olarak ortaya çıkmaktadır.
Test excavations conducted by the Directorate of Tekirdağ Archaeology Museum between 2013 and 2015 revealed a small part of an ancient settlement near the coast of the modern harbor of Barbaros, 9 km southwest of Tekirdağ Province. The first results of these excavations yielded remains of several workshops, small workplaces, and storage rooms. Travellers from the end of the 19th century noted monuments as well as epigraphical data dating mainly to the Byzantine Period in and around the town, which is located on the coast and slopes of a hill with a commanding view of the Propontis and Prokonnesos Island beyond. The results of the soundings also give an idea about the expansion of the city to the south during the Byzantine Period. A substantial part of the excavated area has been designated as a first degree archaeological site at the end of 2015, which gives hope for a firm ground for future archaeological study. Preparation of a thorough topographical map of the terrain on which the ancient city was founded appears as a priority for future work.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 33 |