Bu makalenin amacı, yakın dönem gözetim literatürü içerisinde geliştirilen argümanların küresel bağlamını post yapısalcı kuramlar üzerinden tartışmaktır. Makalede öncelikle post yapısalcı kuramın neden günümüz küresel dünyasında devlet refleksini kavramak için uygun bir araç olabileceği tartışılacaktır. Ardından, post panoptik gözetim teknolojileri ve politikalarının incelenmesi yapılacaktır. Son olarak makale, günümüz post panoptik gözetim teknikleri uygulayan bir devlet modelinin post yapısalcı analizine dair önermeler sunacaktır. Makalenin esas amacı, post panoptik gözetim teknikleri aracılığı ile devlet kuramına ilişkin özgün bir bakış açısı geliştirmektir. Post panoptik gözetim aygıtları ve uygulamaları, daha akışkan ve hareketli bir iktidarın işleyiş unsurlarını oluşturmaktadır. Bu nedenle, gözetim iktidarındaki değişim ve dönüşüm, öncelikle iktidar ilişkilerindeki dönüşümleri kapsayacak biçimde tartışmaya açılmalıdır. Post yapısalcılığın bir devlet kuramı olarak tartışılmasının temelinde, küresel boyutta meydana gelen bir olgu yatmaktadır. Bu olgunun temelinde, gözetim uygulamalarının sınır ve mekan aşımı bulunmaktadır. Yeni gözetim uygulamalarının nesneyi her yerde izleyebilme yeteneği, gözetimin küresel ve olumsal vasfını ortaya koymaktadır.
The aim of this article is to discuss the global context of the arguments developed in the recent surveillance literature through post-structuralist theories. First, an argument is made that the post-structuralist theory can serve as a tool for understanding the state reflex in today’s global world. Then, the post-panoptic surveillance technologies and politics are examined. Finally, the article presents suggestions for post-structural analyses of a state performing post-panoptic surveillance techniques. The main goal of the article is to compose an original perspective on state theory through post-panoptic surveillance techniques. Post-panoptic surveillance devices and applications constitute elements for the functioning of a more fluid and active government. For this reason, the change and transformation of the power of surveillance must first be debated to include transformations in power relations. At the base of the discussion is poststructuralism as a theory of the state, a phenomenon that lies in the global dimension. On the basis of this phenomenon, some new surveillance practices surpass borders and spaces as well. For this reason, the ability of new surveillance applications to monitor objects everywhere reveals the global and contingent nature of surveillance.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Mayıs 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 27 Sayı: 1 |