With the increase in population and the acceleration of urban development, the quality of life and social welfare decreas, and the destruction of nature threats the life of other living things. Due to these negative developments, many studies were accelerated in the 1960s in order to protect natural resources and to ensure sustainability. Increasing well-being in urban areas is achieved by increasing the amount of green areas in environmental terms. It takes time for nature to renew itself. Therefore, it is important for human beings to protect nature as it uses it. While Hydroseeding is an application that supports aesthetic use in urban areas, it comes to the fore with its functional use in damaged areas.
Hydroseeding is a preferred application of today to create a lawn area. This application has many advantages. While supporting landscaping in urban areas, it is used for improvement and erosion control in areas such as highways and mines. The historical development process of Hydroseeding application emerged in the USA, Germany, Austria and Sweden in the 1950s. Today, its use continues to spread. With this study, it was aimed to examine the relationship of the hydroseeding method with the environment and the soil, which was developed to create fast, cost-effective, high-quality grass and meadow areas used in landscaping, erosion control, landfills, golf - sports fields and various field studies.
Nüfusun artması ve kentsel gelişimin hızlanması ile yaşam kalitesi ve toplum refahında düşmeler meydana gelmekte ve doğanın tahribi, diğer canlıların yaşamını tehdit etmektedir. Bu olumsuz gelişmeler nedeniyle 1960 yıllarda doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilirliğin sağlaması adına birçok çalışmaya hız verilmiştir. Kentsel alanlarda refahı arttırmanın çevresel açıdan yeşil alan miktarının artırılması ile gerçekleştirilmektedir. Doğanın kendini yenileyebilmesi zaman alan bir durumdur. Bu nedenle insanoğlunun doğayı kullandığı gibi koruması da önemlidir. Hydroseeding kentsel alanda estetik kullanımı destekleyen bir uygulama iken tahrip olan alanlarda ise fonksiyonel kullanımı ile ön plana çıkmaktadır.
Hydroseeding ile çim alan oluşturulması amacıyla günümüzün tercih edilen bir uygulamasıdır. Bu uygulamanın birçok avantajı vardır. Kentsel alanlarda peyzaj çalışmalarını desteklerken, karayolu, maden ocaklı gibi alanlarda iyileştirme ve erozyon kontrol amacıyla kullanılmaktadır. Hydroseeding uygulamasının tarihsel gelişim süreci, 1950’lerde A.B.D., Almanya, Avusturya ve İsveç’te ortaya çıkmıştır. Günümüzde ise kullanımı yaygınlaşmaya devam etmektedir. Bu çalışma ile peyzaj, erozyon kontrolü, düzenli depolama alanları, golf – spor sahaları ve çeşitli saha çalışmalarında kullanılan hızlı, uygun maliyetli, yüksek kaliteli çim ve çayır alanlar oluşturmak amacı ile geliştirilmiş hydroseeding yönteminin çevre ve toprak ile ilişkisi irdelemek amaçlanmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Environmental Sciences |
Journal Section | Review |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 2 Issue: 3 |
JENAS | Journal of Environmental and Natural Search / Studies | JENAS | Çevresel ve Doğal Araştırmalar / Çalışmalar Dergisi