This study aims to analyze the political and social perpectives in the context of epidemics by comparing two different nature-oriented existential approaches. The first of these is Malthus, who portrays nature as short of resources and humankind as irrational in terms of selfishness and sexuality. The second one is Kropotkin who dignifies both humankind and nature by ascribing an ethical meaning to them. While nature is a place in which there is nothing but war and struggle according to Malthus, it is a place in which all livings are being in solidarity for their general wealth according to Kropotkin. This study brings a critical analysis to the perspectives about struggle for existence against epidemics, which are the external and humanitarian beings of "other" by interpreting these approaches in the context of epidemics. As a result, the theory of Kropotkin reflects a positive meaning in terms of social justice and ethical benevolence, while the theory of Malthus damages the collective goodness and justice by evoking the impact of resource lackness on the ethical reality.
Bu çalışma, doğayı referans alan iki farklı varoluşsal yaklaşımı karşılaştırarak salgın hastalık bağlamında siyasal ve toplumsal bakış açılarını analiz etmeyi amaçlamaktadır. Bunlardan ilki, doğayı sınırlı kaynaklarla, insanı ise bencillik ve cinsellik konusunda irrasyonel olmakla betimleyen Malthus’tur. İkincisi ise doğaya ve insana ahlâki anlam vererek iyi olarak gören Kropotkin’dir. Malthus için doğa, savaşın ve mücadelenin olduğu bir yer iken, Kropotkin için canlıların genel refah için, doğanın zorluklarına karşı dayanışma içinde oldukları mekandır. Bu yaklaşımlar salgın hastalıklar bağlamında yorumlanarak, tüm insanlığın dış “öteki”si olan, salgın hastalıklar karşısında varoluşsal mücadeleye ilişkin bakış açılarının eleştirel analizi yapılmıştır. Bunun sonucunda, toplumsal adalet ve ahlâki iyilik açısından Kropotkin’in teorisinin olumlu bir anlam ifade ettiği, Malthus’un teorisinin ise kaynakların kıtlığı üzerinden ahlâki gerçeklik üzerinde etkili olduğu yorumsamasıyla, toplumsal adaleti ve tüm toplumun iyiliğini zedelediği sonucuna varılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 31, 2020 |
Submission Date | September 10, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 3 Issue: 2 |
This journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.