Bireylerin biyolojik yapılarını ortaya koyan cinsiyetten farklı olarak toplumsal cinsiyet toplumların biyolojik cinsiyetlere yüklemiş olduğu anlam, değer ve sorumlulukları ortaya koymaktadır. Her toplum eril ve dişil kimliklere farklı roller biçmektedir. Zaman içinde toplumların kendilerine özgü oluşturmuş oldukları bu kimlikler, sosyalizasyon sürecinin ajanları tarafından yeni yetişen kuşaklara aktarılarak devamlılığın sağlanması gerçekleştirilmektedir. Böylece yeni yetişen kuşaklar neleri yapıp neleri yapmamaları gerektiğini öğrenmekte, öğrendiklerini uygulamaya koyarak da toplumun onayını almakta, aksi halde dışlanma ile başlayan müeyyidelerle karşılaşmaktadırlar. Bireyler, sosyalizasyon sürecinden geçerken toplumun istediği yönde birey olmanın avantajları kendilerine öğretildiği için de toplumun istediği birey modeli olmaya özen göstermektedirler. Böylece zaman içinde toplumun istediği yönde toplumsal cinsiyetler önce zihinlere yerleşmekte, daha sonra da bu yönde duygu ve davranışlar geliştirilmektedir. Ataerkil toplumlarda erkeklere yüklenen görev ve sorumluluklar daha fazla olmakla birlikte yapının kendilerine sunmuş olduğu ayrıcalıklar da söz konusudur. Bu durum ataerkil yapılarda hem erkekler hem de kadınlar tarafından normalleştirilmekte ve böylece yapının devamlılığı, birlik ve bütünlüğü sağlanmaktadır. Ataerkil yapının özelliklerini fazlası ile gösteren Batman ilinde yaşayan erkeklerin erkeklik algıları ve bu algının arkasında yatan toplumsal cinsiyet temelli kabullerin neler olduğunu ortaya koymak amacı ile gerçekleştirilen bu çalışma iki ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde toplumsal cinsiyet olarak erkeklik teorik olarak ortaya konulacaktır. İkinci bölümde Batman’da doğup büyüyen ve halen Batman’da yaşayan 37 erkek ile yapılan yarı yapılandırılmış görüşme verileri ve bu verilerin sosyolojik değerlendirilmesi yer alacaktır. Bu çalışma ile erkeklik özelinde toplumsal cinsiyetin sosyo-kültürel yapıdan nasıl etkilendiği, nelerin bu etkilenmede rolünün olduğu ve ne kadar olduğu ortaya konulması hedeflenmektedir
Unlike biological gender, which reveals the biologic structure of individuals, the gender reveals the meaning, value and responsibilities of biological genders. Every society has different roles for masculine and feminine identities. Over time, these identities, which are formed by the societies themselves, are transferred to the new generation by the agents of the socialization process to ensure continuity. Thus, new generations learn what they should do and what not to do, get the approval of the society by putting what they learn into practice, otherwise they are confronted with the problems that started with exclusion. Individuals are taking care to be an individual model that the society desires because the advantages of being an individual in the direction society desires when it is passed through the socialization process are taught to them. So, over time, the gender of the society is settled in mind first, then the emotions and behaviors are developed in this direction. In patriarchal societies, the duties and responsibilities imposed on men are more and more privileged than those offered to them. This is normalized in patriarchal structures by both men and women, thus ensuring continuity, unity and integrity of this structure. This study, which is aimed to reveal the masculinity perceptions of males living in Batman province and the gender-based assumptions behind it, which show the characteristics of patriarchal structure in excess, are composed of two main parts. In the first part, masculinity as the gender will be theoretically put forward. In the second part, semi-structured interviews with 37 men born and growing in Batman and still living in Batman and sociological evaluation of these data will take place. In this study, it is aimed to show how gender is affected from socio-cultural structure in masculinity, what is involved in what is affected and how much it is
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 1 |
“Journal of Social and Cultural Studies” (J-SCS) is published in Turkish and English. “Journal of Social and Cultural Studies” (J-SCS) is published only in electronic form through its website and adopts open access policy. The journal is published twice a year, in June and December. No fees are charged for publications, no fees are paid to the editors, the editorial board and the referees and their owners. It is accepted that the authors who submit articles to the contact address for publication in the journal should read and acknowledge this copyright statement.
“Journal of Social and Cultural Studies” is open to the work of all researchers who have the title “PhD” or “PhD student”. It is not obligatory that the second, third and fourth authors of the article have the title “PhD” or “PhD student”. An article should has been written by max. four authors. The articles prepared in accordance with the writing rules are presented to the referee for review after they have passed the editorial review. The reviewer may ask for a correction to the article, directly refuse or accept it. For the articles declined as a result of the reviewer evaluation, a second reviewer may be requested by the author, If the editors’ board finds that the request is appropriate, the article will be sent to a second reviewer.
The articles previously published in another publication or in the evaluation stage by another publication are not accepted into “Journal of Social and Cultural Studies” publication process. All the ethical and legal responsibilities related to the published articles belong to the authors.