Abstract
Osmanlı Devleti ile Rusya arasında 1768 yılından 1774 yılına kadar altı yıl devam eden uzun savaş sürecinde barış sağlamak için yapılan iki girişimden ilki, Eflak ile Boğdan sınırındaki Fokşan kasabası yakınlarında yapılan müzakerelerdir. Fokşan görüşmelerinin önemi, ilk kez Osmanlı Müslüman mülkü olan Kırım’ın bağımsızlığının Osmanlı hilafeti ile birlikte devletlerarası bir müzakerede gündeme gelmesidir. Dolayısıyla söz konusu görüşmeler, siyasî bir meselenin dinî nitelikleriyle birlikte tartışıldığı diplomatik bir süreç olarak da ilgi çekicidir. Müzakerelerde Kırım’ın bağımsızlığı, Rus tarafınca ön şart olarak öne sürüldüğü, Osmanlı tarafınca ise İslâm dinine ve hilafete aykırılığı gerekçesiyle reddedildiği için diğer maddelere geçilememiş ve görüşmeler anlaşmazlıkla sonuçlanmıştır. Bu makale, daha önce XVIII. yüzyıl Osmanlı-Rus ilişkilerine dair yapılan çalışmalarda kısaca değinilen Fokşan barış müzakerelerini, ilk kez müstakil bir başlık altında ve Osmanlı-Rus müzakerecilerin şahsî, siyasî performansları çerçevesinde ayrıntılı olarak incelemeyi ve değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Böylece, diplomatik girişimlerin Osmanlı-Rus Savaşı’nın sürecine etkisi ve savaşın sonucundaki kayıpların ve kazançların her iki devletin siyasî geleceğini nasıl şekillendireceğine dair bazı öngörülere ulaşmak mümkün olabilecektir. Araştırmada konu ile ilgili basılı eserler ve bazı resmî belgelerin yanında, olaylara şahit olan kişilerin kaleme aldığı bütün kroniklerden yararlanılmaya çalışılmıştır.