Pend/nasihat tarih boyunca Türk-İslam
kültüründe önemli bir yere sahiptir. Öğüt veren şiirlere pendiyye, bunların
araya toplandığı eserlere pendnâme veya nasihatnâme denir. Bunlar genelde
ahlâkî, öğüt verici eserlerdir. Nasihatler toplumun düzenli bir şekilde devam
etmesi için önemli bir duruma gelmiştir. Pend-nâme / pendiyyeler dinî, ahlâkî
ve didaktik eserler olup İslam dininin yasakladığı şeylerden kaçınmamızı,
yapmamızı istediği şeyleri ise yapmamızı öğütler. Bu pendiyyeler genellikle
divanların içinde yer alır. 19. yüzyılın
sonu 20. yüzyılın başlarında Çankırı’da yaşamış, alîm ve mutasavvıf bir
şahsiyet olan Ahmet Mecbur Efendi de böyle bir pendiyye yazmıştır.
Mecbûr Efendi 1852’de Çankırı’da doğmuş,
tahsilini çeşitli medreselerde tamamladıktan sonra Çerkeşli Mehmet Hilmî
Efendi’den tasavvuf dersleri almıştır. Aynı zamanda mesnevihandır. Çok yönlü
bir kişiliği olan Ahmet Mecbur Efendi, kendisi hayatta iken üç oğlunu
kaybetmiş, bunların arkasından mersiyeler yazmıştır. Bunlardan birisi de 18
yaşında iken vefat eden Hazım’dır.
Hazım 17 yaşında 1326/1910 senesinde
Ankara İdadisine okumaya gittiği zaman babası ona nasihatlarını içeren bir
pendiyye yazmıştır. Bu pendiyyede oğlunun önce itikadını düzeltmesini, sonra
faydalı ilimler öğrenmesini, nefsine uymamasını, vaktini değerlendirmesini …
istemekte, bu tarz üzere nasihat etmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Ekim 2019 |
Gönderilme Tarihi | 19 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 7 Sayı: 2 |