Fıkıh
ilminin iki temel kaynağı olan Kur’ân-ı Kerim ve sünnetin ortaya koyduğu genel prensiplerin
yaşanan hayat açısından bir değer ifade etmesi ancak onların yaşama geçirilmesi
ile mümkün olabilir. Bu da aklî yetinin dünyayla ilgili işlerde kullanılarak
düşünce üretilebilmesi ile gerçekleşebilir. Fıkıh ilminin olgusal
gerçeklikle ilişkisini kuran bir hukuk üretim biçimi olarak fetva, doktriner
anlamda hukukî yorumlama ve hukukun gelişimine katkı sağlayan faktör olmuştur. Bu bağlamda, Osmanlı Türkçesi fetvalar,
dinin açık ve yerleşik bir hükmünün aktarılması veya açıklanması mahiyetinde
olduğunda Şarî‘in hükmünü açıklama olarak değer hükmü taşırken, Kur’ân ve
sünnette hakkında hüküm bulunmayan bir konuda dinî hükmün araştırılması
mahiyetinde olduğunda ise fıkhî yorum, re’y ve içtihat olarak değer hükmü
taşımaktadır. Diğer taraftan Osmanlı Türkçesi fetvalardaki
bilgiler, özellikle kaynak değerlendirmesi ve hükme erişme ve hüküm çıkarma
yöntemleri ve sonraki asırlarda
ortaya çıkan yeni problemlere cevap üretilebilmesi ile fıkıh
mirasımız açısından son derece önem arz etmektedir. Ayrıca birey ve toplumla ilgili
konularda yetkili mercilerce verilen söz konusu fetvalar hem halkın dini
konularda bilgilendirilip aydınlatılmasına, hem de Müslüman toplumlarda
İslam’ın anlaşılması ve uygulanmasına yardımcı olmuştur. Bu bağlamda, fıkıh ilminin
canlılığında ve gelişmesinde önemli ölçüde pay sahibi olmuş Osmanlı
Türkçesi fetvalar, hem teorik yönden fıkıh doktrini de besleyen bir literatür
olması bakımından, hem de adli
sahada geniş ölçüde kaza birliğinin oluşmasına ve aynı ilmi disiplin içinde iç
denetimin sağlanmasına hizmet etmesi gibi pratik/uygulama yönünden kaynak değer ifade etmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 3 Issue: 5 |