Sigorta ve
sigortacılık sistemi, özellikle Akdeniz merkezli ticaretin gelişmesiyle
Avrupa’da gelişmeye başlamış, İngiltere’de sanayi devrimine denk gelen dönemde
ise istatistik yöntemlerin de kullanılmasıyla sistematik bir uygulama haline
gelmiştir. Buna karşılık İslam toplumlarında ise 19. yüzyıla kadar sigortanın
işlevini zekât, vakıf, Beyt-ül Mal, lonca gibi müesseseler görmüştür. Ancak
özellikle 20. yüzyılın ikinci yansından itibaren ekonomik ve sosyal hayatın
değişimi ile artık bu müesseseler neredeyse tamamen işlevini kaybetmiş,
sigortanın temin ettiği güven ortamına olan ihtiyaç iyice artmıştır.
1960’lardan itibaren İslam dünyasında fıkhî boyutlarıyla yoğun bir şekilde tartışılan sigorta konusunda
ihtiyaçlara cevap verebilecek uygun çıkış yolları aranmıştır. Tekâfül
sigortası, temelinde karşılıklı kefaletin olduğu bir modeldir. Bu model
geleneksel sigortaya alternatif İslami bir seçenek olarak sunulmuş ve kabul
görmesinden itibaren de hızla gelişmiştir. Sudan, Malezya gibi ülkelerin teorik
öncülüğünü yaptığı bu model, günümüzde İslam ülkelerinde olduğu kadar Batılı
ülkelerde de uygulanan alternatif bir model haline gelmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 1 |