Kurtuba Ulu Câmii (785-987), erken batı İslâm mimârîsinin bir başyapıtı olduğu gibi kendinden sonra gelen pek çok câmiyle beraber, Hıristiyan egemenliğinden sonra da Müdeccen (Mudejar) sanat olarak sarayları ve kiliseleri hem mimârî hem de tezyinî açıdan etkilemiştir.
Kurtuba Ulu Câmii’nin harim kısmı mozaiklerle bezenirken dış kısmı ise portallerde kullanılan stuko tekniği ile adeta dantel gibi işlenmiştir. Günümüzde câminin sekiz adet batıda, dokuz tane doğuda ve ikisi de kuzeyde olmak üzere toplam on dokuz kapısı vardır. Bu kapılardan başka kuzey tarafından doğrudan harime giren Palmiye Kapısı (Puerta De Las Palmas), bir de Vezir Mansur’un câmiye ekleme yapmadan önceki, artık harim alanında kalan, II. Hakem’in doğu kapılarının kalıntıları mevcuttur.
Bu makalede II. Hakem döneminde yaptırılan günümüzde Puerta de San Ildefonso adıyla bilinen kapı detaylı olarak incelenecektir.
The Great Mosque of Cordoba (785-987) is a masterpiece of early western Islamic architecture and, together with many mosques that came after it, influenced palaces and churches both architecturally and ornamentally, as a Mudejar (Mudejar) art after the Christian domination.
While the inner part of the Cordoba Great Mosque is decorated with mosaics, the outer part is embroidered like lace with the stucco technique used in the portals. Today, the mosque has a total of nineteen gates, eight in the west, nine in the east and two in the north. Apart from these gates, there are the remains of the Palm Portal (Puerta De Las Palmas), which opens directly in from the north, and Hakem II's eastern portals, which are now inside before Vizier Mansur added to the mosque.
In this article, the door known as Puerta de San Ildefonso, which was built during the reign of Hakem II, will be examined in detail.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 5 |