Hellenistik ve Roma dönemlerinde Kibyra‟nın güçlenmesiyle Kibyratis olarak anılan bölge, antik yazarların aktarımların işaret ettiği gibi Demir Çağı‟nda, Lydialıları oluşturan halklardan biri olan Kaballerin egemenlikleri nedeniyle Kabalis olarak adlandırılmıştır. Bölgede, Kalkolitik Dönem‟de başlayan yerleşimler geç antikçağa kadar kesintisizce sürerken, özellikle Demir Çağı‟nda komşusu Milyas gibi önemli bir merkez olmuş ve kendi geleneklerinde belirgin bir kültür üretmiştir. Demir Çağı‟nda yoğun olarak, yüksek dağlarla çevrelenmiş nispeten büyük ovalarda, göl kenarlarında ve dağ eteklerinde birbirine yakın dağınık ve küçük yerleşim alanları halinde izlenmektedir. Bu yerleşimlerle bağlantılı nekropolislerde ise, basit sandık mezar, kaya mezarları ve Lydia Tipi olarak adlandırdığımız tümülüs tipi yanında Milyas ve Kabalis bölgelerinin neredeyse ortak gömü geleneği olarak karşılaşılan, sayıları yüzlerle ifade edilen taş yığma tümülüslerle izlenir. Zor ve yüksek bir coğrafyada görülen bu Demir Çağ yerleşimlerini ve yol ağları, yüksek tepelerde birbirlerini gören, basit moloz taş örgü savunma duvarları içerisinde, yoğun Demir Çağ seramik buluntularıyla dönemlerini söyleyen, gözetleme ve haberleşme kaleleri ile savunulduğu ortaya çıkmıştır. Bu yerleşim ve savunma tipi, Roma Dönemi‟nde ve hatta geç antikçağda da, aynı coğrafyaya, aynı şekilde yerleşen ve aynı yolları kullanan ve hatta aynı güvenlik sorunlarına benzer çözümler sunan bir biçimde, zamanı aşan bir şekilde kullanılmışlardır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Classical Period Archeology |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 7 Issue: 2 |
Adres: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi 07058 Kampüs, Antalya / TÜRKİYE | E-Posta: mjh@akdeniz.edu.tr |