Bu makalede sıkça yapılan hatanın aksine Karl Popper’ın analitik gelenekten bir filozof olarak değerlendirilemeyeceği savunulmaktadır. Bu savunu şu gerekçelerle temellendirilmeye çalışılmıştır: Öncelikle analitik filozof kimliği analitik felsefenin dilbilimsel döneminde ortaya çıkan bir kimliktir. Bu kimlik temelde felsefenin doğasına uygun yönteminin ne olduğu, felsefi soruların nasıl bir doğaya sahip olduğu, felsefi soruların sınırlarının ne olduğu, felsefenin amaçlarının ne olduğu gibi meta-felsefi sorunlara yönelik belirli bir kavrayışa işaret eder. Karl Popper’ın felsefenin doğasına ilişkin görüşleri bu çerçevede incelendiğinde görülecektir ki, onun meta-felsefi yaklaşımı analitik felsefeye analitik kimliğini veren meta-felsefi yaklaşımla bağdaştırılamaz. Hatta dahası Karl Popper bu kimliği oluşturan meta-felsefi çerçevenin açık bir reddiyecisidir. Çalışma bu noktayı göstermeye çalışan iki ayrı bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde analitik filozof kimliğini ortaya çıkaran meta-felsefi çerçeve Wittgenstein ve Carnap örnekleri üzerinden açık kılınmaya çalışılmaktadır. İkinci bölümde ise Karl Popper’ın, meta-felsefi yaklaşımı, onun Wittgenstein ve Carnap’ın yaklaşımına eleştirileriyle birlikte tahlil edilecek ve bu iki yaklaşım arasındaki uzlaşmazlık gösterilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Modern Felsefe, Felsefe Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 6 Sayı: 1 |
Adres: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi 07058 Kampüs, Antalya / TÜRKİYE | E-Posta: mjh@akdeniz.edu.tr |