Tüm dünyada hızına yetişilemeyen teknolojik değişim, teknolojinin imkânları ile giderek dijitalleşen finans sisteminin dönüşümü, reel sektör ve finans sektörü arasındaki bağın kopması neticesinde yaşanan ekonomik krizler ve en nihayetinde insanlığın yaşadığı son salgın, küresel iktisat nizamına olan bakışı değiştiriyor. İnsanlık, adil gelir dağılımının sağlandığı ve insani ihtiyaçların öncelikle karşılandığı insani bir iktisat ve finans sistemine ihtiyaç duyuyor. Bu arayış tarihte farklı iktisadi mezheplerin doğmasını sağlamış olmasına rağmen şu ana dek insanlığın aradığı mutluluk ve refahı sağlayabilen bir sistem kurulmuş değil. Bunun neticesinde Kapitalist iktisat sistemi tüm dünyada alternatifsizliğini ilan etmiş durumdadır. Fakat insanlık tamamen çaresiz değil. İnsanı kaynak olarak değil kıymet olarak gören ve dünya üzerinde insanlığa lütfedilen imkânları âtıl bırakmadan işleyerek yine insanlığın hizmetine sunulmasını öngören İslâm iktisadı yerleşik kapitalist iktisat sistemine insanî alternatifi sunuyor. Ahlaki kodları, emirleri ve yasakları ile İslâm iktisadı, insanlığın sınırsız arzularına ve tükenmek bilmeyen kâr iştahına karşı itidalli bir tüketim ile adil bir gelir dağılımını vaat ediyor. Bu vaatlerin uygulanabilirliği ve gerçekçiliği sık sık sorgulansa da Müslümanların tarih boyunca kurmuş olduğu medeniyetler İslâm iktisadının başarısının en önemli göstergesidir. Bu çalışmada Kapitalist iktisat sisteminin yol açtığı ekonomik ve toplumsal sorunlara değinilirken İslâm iktisadının ilkeleri ve özelliklerinin bu sorunlar için sunduğu çözümler karşılaştırmalı olarak ele alınmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | November 17, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 16 Issue: 59 |
Muhafazakar Düşünce Dergisi