ountries are shaped by interstate relations in political and military terms. They also change the surrounding states and societies. In particular, the last period and the end of the existing political organisation is one of the most important factors in the formation and identity of the new political formation. On the other hand, the new formation is not only influenced by its environment, but also gives it a new dynamic and identity. In this context, the decline and end of the Great Seljuqs State led to the emergence of the Seljuqs of Iraq and the Khwarizm Shahs. The Seljuqs of Iraq are considered to be the direct representatives of the Great Seljuq heritage because they were members of the dynasty and the continuation of the main body. The Khwarizm Shahs, on the other hand, first transformed themselves from appointed governors into independent and powerful rulers, and then became one of the most influential powers in the region as the heirs of the Seljuqs heritage. The relations of these states with the Seljuq and Abbasid regions have attracted the attention of researchers and valuable studies have been conducted on diplomatic, military and other aspects. In this study, we aim to contribute to the literature by evaluating the relations between the Khwarizm Shahs and the Seljuqs of Iraq in the context of both states and geography.
Devletler arası ilişkiler tarafları siyasi, askeri, toplumsal ve ekonomik anlamda şekillendirdiği gibi çevre devletler ile toplumları da etkilemektedir. Özellikle var olan siyasi teşekkülün son dönemi ile tarih sahnesinden çekilmesi, yeni bir oluşumun ortaya çıkması ve kimlik kazanmasında etken unsurların başında gelmektedir. Bununla birlikte yeni oluşum çevreden etkilendiği gibi çevresine yeni bir dinamizm ve hüviyet de kazandırmaktadır. Bu bağlamda Büyük Selçuklu Devleti’nin zayıflaması ve son bulması, Irak Selçukluları ile Hârizmşahların tebarüz etmeleri neticesiyle sonuçlanmıştır. Irak Selçukluları, hanedan üyesi olarak ana gövdenin devamı niteliği taşımaktadır. Dolayısıyla Irak Selçuklu Hükümdarları Büyük Selçuklu mirasının doğal temsilcisi olarak siyaset izlemeye özen gösterdikleri gibi zaman zaman da çevre siyasi teşekküller tarafından da bu hüviyetle kabul görmüşlerdir. Diğer taraftan Hârizmşahlar ise atanmış vali statüsünden öncelikle bağımsız ve muktedir hükümdar kisvesine dönüşmüş; akabinde de Selçuklu mirasının mirasçısı sıfatıyla bölgenin etkin güçlerinden biri haline gelmişlerdir. Bu bağlamda 1157 tarihinde Sultan Sencer’in vefatı önemli bir dönüm noktası olarak dikkatleri çekmektedir. Onun vefatıyla birlikte Selçuklu sahasında ileri gelen bürokrat ve hanedan mensupları gelecek arayışı içerisinde faaliyetlerde bulunmaya başlamışlardır. Şüphesiz dikkat çeken faaliyetlerden biri de İlarslan idaresindeki Hârizmşahların bağımsız bir devlete dönüşerek Selçuklu mirasçısı kimliğine bürünmesidir. Gerek Irak Selçukluları gerekse de Hârizmşahlar, Selçuklu sahası ve Abbasilerle olan ilişkileri bağlamında araştırmacıların dikkatini çekmiş diplomatik, askeri ve diğer yönleriyle ilgili kıymetli çalışmalar yapılmıştır. Biz ise bu çalışmamızda Hârizmşahlar ve Irak Selçukluları ilişkilerini tarihi seyre uygun ele alarak her iki devlet ve coğrafya bağlamında değerlendirip literatüre katkı vermek niyetindeyiz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | History of Central Asia, History of Seljuk |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 26, 2024 |
Submission Date | October 23, 2023 |
Acceptance Date | February 26, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 7 Issue: 1 |
Articles published in Ortaçağ Araştırmaları Dergisi are licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY-NC 4.0). Ortaçağ Araştırmaları Dergisi provides immediate open-access to its content, reflecting its conviction in advancing global knowledge exchange. The opinions presented in the articles are the sole responsibility of their respective authors and do not present the view or opinions of Ortaçağ Araştırmaları Dergisi. Terms of Use & Privacy Policy